Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki iki camiye düzenlenen terör saldırılarının 4. yıl dönümünde mağdurların anıldığı tasarıda, bu saldırıların ırkçı, İslamofobik görüşleri benimseyen, aşırılık yanlısı ve "beyaz üstünlüğünü" savunan bir kişi tarafından gerçekleştirildiğine işaret edildi. İslamofobinin, Müslümanlar için dünyanın her yerinde giderek büyüyen bir tehdit haline geldiği belirtilen tasarıda, 11 Eylül saldırılarının ardından medyada kullanılan retoriğin Müslümanlara karşı saldırıların artmasında etkili olduğu vurgulandı. Tasarıda, beyaz üstünlüğü savunucularının geçmişte California'da bir sinagog, Texas ve New York'ta süpermarketlere toplu silahlı saldırılar gerçekleştirdikleri hatırlatılarak, bu ideoloji ve komplo teorilerinin yalnızca Müslümanları değil, farklı toplulukları da hedef aldığı ifade edildi. Kongrenin, nefret suçlarını körükleyen ideolojileri kınamak ve ortadan kaldırmak için adım atması gerektiği vurgulanan tasarıda ayrıca, dini azınlıkların ibadet özgürlüğü haklarının tasdiki ve silahlı şiddete son verilmesi çağrısı yapıldı. Tasarıya, Temsilciler Meclisinin Müslüman üyelerinden Rashida Tlaib ve 2022 ara seçimlerinde Florida'dan milletvekili seçilen 27 yaşındaki aktivist Maxwell Alejandro Frost'un yanı sıra Jamaal Bowman, Earl Blumenauer, Andre Carson, Emanuel Cleaver, Jasmine Crockett, Lloyd Doggett, Sylvia Garcia, Brian Higgins, Sheila Jackson Lee, Henry Johnson, Betty McCollum, Eleanor Holmes Norton, Donald M. Payne, Jan Schakowsky, Terri Sewell, Paul D. Tonko, Juan Vargas, Bonnie Watson Coleman ve Nikema Williams da destek verdi. - "Müslüman nefreti salgın haline geldi" Omar, tasarıya ilişkin Kongre binası önünde yaptığı basın açıklamasında, dünya genelinde Müslüman nefretinin "salgın" haline geldiğini belirterek, "Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, 2020'den bu yana Müslümanlara yönelik nefret ve önyargı hadiselerinde yaklaşık yüzde 30 artış oldu." ifadesini kullandı. Frost ise özellikle kendi seçim bölgesi Florida'da İslamofobi vakalarının arttığına dikkati çekerek, bu konuda Kongre üyeleriyle dayanışma içinde olmanın önemini vurguladı. Milletvekili Tlaib de nefret söylemlerine karşı birlik olup, dini ve etnik köken ayrımcılığı yapan her türlü politikayı reddetmek gerektiğinin altını çizdi.