Abdullah Khan, hayatı boyunca devlet okuluna gitmiş. Aslında, ailesi çocuklarını özel bir İslami okula göndermek istemiş ama bunu karşılayamamışlar ve Abdullah bu yüzden acı çektiğine inanıyor. "Cinsellik ve uyuşturucu, lise bundan ibaretti.” Şu anda 32 yaşında olan Khan iki kardeşiyle birlikte Michigan'da bir devlet lisesine gitmiş. İlk iki yılını tıpkı diğer birçok sınıf arkadaşı gibi uyuşturucu deneyleri yaparak geçirdiğini söylüyor. Partilere gittiğini ve genç bir kadınla aynı odada olduğunu ama herhangi bir şey olmadan önce kendini gitmeye zorladığını hatırlıyor. Khan dininin gerekliliklerine göre yetiştirilmiş bir Müslüman. İslam'da uyuşturucu kullanmak ve evlilik öncesi cinsel ilişki yasaklanmıştır. Ailesi çocuklarını İslam'a yönlendirmek için ellerinden geleni yaparken, Khan bunun zor olduğunu söylüyor. “Bunları yapan çocuklarla çevrili olmak, hayır demeyi gerçekten zorlaştırıyor. Lisede o esmer, sıska çocuktum. Tabii ki, uyum sağlamak ve beğenilmek istedim." Onun için bu, İslam'ın haram saydığı şeylere katılmak demekti. Yaptığı hataları ancak büyüyünce fark edebildi. Böylece, gelecek nesil için işleri daha iyi hale getirmek için kızını bir İslami okula, bir anaokuluna yazdırarak işe başladı. Khan ile birlikte artık birçok ebeveyn aynı şeyi yapıyor. Khan, çoğunluğu Müslüman olmayan bir ülkede baskı görmenin kolay olduğunu söylüyor. "Kızımın etrafının diğer Müslümanlar tarafından çevrelenmesini ve okulda ona Müslümanca yaşamanın öğretilmesini istiyorum." “Bugünlerde çocuklarınızı devlet okuluna kaydettirdiğinizde onlardan cinsiyetlerini seçmelerini istiyorlar. Ve aralarından seçim yapabileceğiniz elli kadar cinsiyet var. Bu İslam'ın yolu değil ve ben kızımı bundan uzak tutmak istiyorum." Net Olmayan Veriler Ülke genelindeki İslami okulların toplam sayısı veya buralara kayıtlı toplam öğrenci sayısı hakkında net bir veri yok. 2011 tarihli bir raporda şöyle deniyordu: "Diğer faktörleri de dikkate aldıktan sonra, İslami okullardaki en olası çocuk sayısı yaklaşık 32.000 öğrencidir." “Bu bilgi, tam zamanlı İslami okullara giden çocukların gerçek sayısını oldukça açık bir şekilde gösterse de, İslami okullara giden okul çağındaki Müslüman nüfusun yüzdesini göstermiyor, çünkü genel olarak Müslüman nüfusa ilişkin rakamlar hala tam olarak belirlenemiyor.” On yıl sonra, yani bugün, 2022'de sayıların muazzam bir şekilde artması bekleniyor. Tam zamanlı bir İslami okul olan Universal Academy of Pittsburgh'da müdürlük yapan Şuruk Bader, okula rağbetin artmakta olduğunu, ancak bunu etkileyen bir dizi faktör olabileceğini söylüyor. Geçen yıl okula kayıtlı 135 öğrenci varken şimdi bu sayı 160'a çıkmış. İslami okulların bir öğrencinin kimliğini yücelttiğini ve çocukların genellikle devlet okullarında bulamadığı belirli bir amaca odaklandığını söyledi. Ayşe Habiboviç, kendisinin de bir zamanlar öğrenci olduğu Missouri'deki İslami bir okul olan Almanara Academy'de öğretmenlik yapıyor. Şu anda okulda 110 öğrenci bulunduğunu ve önümüzdeki yıllarda bu sayının artması beklediğini ifade ediyor. "Bu yıl bize çocuklarının, özellikle küçük yaşta olanların devlet okulu ortamında kimseyle ilişki kuramadıkları için mücadele ettiğini söyleyen birkaç ailemiz oldu. Annelerini, teyzelerini başörtülü gördüklerini ama okulda kimse başörtüsü takmadığını fark etmişler” dedi. Habiboviç'e göre, ebeveynler küçük yaşlardan itibaren çocukları için bir temel oluşturmak istiyor. Almanara gibi İslami okullar, Eğitim Bakanlığı'nın gerektirdiği matematik, tarih ve bilimi içeren temel derslere sahip. Ek olarak öğrencilere İslami ilimler ve Arapça öğretiliyor. Müfredat eyaletten eyalete değişkenlik gösteriyor. New York'ta özel okullar İngilizce, matematik ve diğer temel dersleri verdiklerini kanıtlamak zorundalar, aksi takdirde devlet fonlarını kaybetme riskiyle karşı karşıyalar. Eylül ayında, New York okullarını denetleyen eyalet mütevelli heyeti, New York Times'ın bir araştırmada ultra-Ortodoks Yahudi okullarında eksiklikler olduğunu göstermesinin ardından yeni kurallar için oy kullandı. Yeni düzenlemeler, New York'taki tüm özel okulların İngilizce'de özel eğitim vermesini zorunlu kılacak ve öğretmenlerin kendi konularında yetkin olmasını sağlayacaktır. Konularında yetkin olmayan öğretmenlere sahip olmak, İslami okullara gidenlerin ortak şikayeti. Birçok öğretmen gönüllü ve çok düşük ücretler karşılığında ders vermektedir. New York'taki İslami bir okuldan emekli bir öğretmen, yalnızca temel bilgilere sahip olmalarına rağmen genellikle birden fazla konu öğrettiklerini ifade ediyor. İslami okullarda okuyan öğrencilerin devlet okullarına giden öğrencilere kıyasla SAT gibi çeşitli üniversite giriş sınavlarında nasıl performans gösterdiğine dair net bir veri yok. Bu eksikliklere rağmen, birçok ebeveyn hala İslami okulları tercih ediyor. Khan, "Her şeyin olumsuz tarafları var. Biliyorum, İslami okullar da mükemmel değil ve yapılması gereken birçok düzenleme var. Ancak çocuklarınızı İslami okula göndermenin de yeterli olmadığını bilmeniz gerekiyor." "Ebeveynlerin bu ekstra inisiyatifi kullanmaları ve çocuklarına İslami değerleri öğretmeleri, ayrıca ödevlerini ve çalışmalarını gözden geçirmeleri gerekiyor. Bu çocuklarını gönderdiğiniz okuldan daha önemli." Sühayla Salih, Teksas'ta bir İslam okulundan mezun olmui. Anaokulundan 12. sınıfa kadar bu okula devam etmiş. Süheyla'ya göre İslami okulların zorlukları da var. Salih için gittiği okul, kendisine İslami değerlerin ve İslam tarihinin öğretildiği güvenli bir alandı. Fakat pek çok İslami okulun hem öğrenciler hem de öğretmenler için katı bir kıyafet kuralı bulunuyor. Gittiği okulda kızların beyaz başörtüsü takmaları zorunluymuş. Kızlar ve erkekler ayrı alanlarla vakit geçirir, ama çoğu zaman, özellikle lise yıllarında, okul dışında buluşmanın yollarını buluyorlarmış. Ama işin sonunda Salih, inancını sevmenin yolunu bulmasına yardım eden şeyin bu kesin kurallar olduğunu açıkladı. Saleh, birçok insanın İslami okulu çok katı buldukları için terk ettiğini söylüyor. "Dar şortlar ve atletler giyerek serbest kalıp birbirimize karışmamıza izin vermelerindense katı olmayı tercih ederim. Çünkü aksi halde İslami bir okul ile devlet okulu arasındaki fark ne olurdu?" İslami okulları akredite eden bir kuruluş olan Kuzey Amerika İslami Okullar Konseyi'nin yönetici direktörü Sufiye Azmet, toplam öğrenci kaydıyla ilgili somut veriler olmasa da kesinlikle rağbetin arttığını belirtiyor. Bunun bir nedeni, salgın sırasında İslami okullara olan güvenin artmış, çğretmenler ve idareciler çocuklar için çok çaba ve özen gösterdiğine inanıyor ve bunu veliler de bunun farkında. Bir diğer sebebi ise Müslüman ebeveynler artık çocuklarının İslami değerlerin öğretilmediği bir ortamda bulunmalarını istememeleri. "Ebeveynler, devlet okullarının kendilerinin gitmek istemedikleri bir yöne gittiğini görüyorlar ve çocuklarının da gitmesini istemiyorlar." Kaynak: MEE