Birleşmiş Milletler (BM) Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Wennesland, İsrail ve Filistin'i istikrarı ve barış müzakerelerini baltalayan provokasyonlardan ve tek taraflı adımlardan kaçınmaya çağırdı. 2022'nin son aylarında artan şiddet olayları nedeniyle "yıkıcı bir insani bedel ödendiğine" işaret eden Wennesland, uluslararası toplumun desteği ve işbirliği olmadan çatışmaların son bulmayacağını ve barışçıl çözümden uzaklaşılacağını belirtti. Wennesland, "Kasımda yaptığım; sahadaki olumsuz gidişatın tersine çevrilmesi, Filistin yönetiminin güçlendirilmesi ve Filistin'in ekonomik faaliyeti için gerekli alan sağlanırken, Filistinlilerin erişim ve hareketinin iyileştirilmesine yönelik acil somut adımlar atılması yönündeki çağrımı yineliyorum." dedi. Öte yandan İsrail'in BM Daimi Temsilcisi Gilad Erdan, BM Uluslararası Adalet Divanının (ICJ) ülkesine yönelik soruşturmasına sert tepki göstererek, bunu "çok taraflı terörün cihat savaşı" olarak nitelendirdi. Erdan, "Bu cihatta kullandıkları silahlardan biri de uluslararası organların manipülasyonu ve kötüye kullanılması. İsrail'i, taleplerinin tamamına razı olmaya zorlamak için bu kuruluşları silah haline getiriyorlar." değerlendirmesini yaptı. Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansour ise, İsrail'in BM oylamalarının ardından ülkesine karşı uyguladığı yaptırımlar ile "çok taraflılığa ve uluslararası hukuka dayalı düzenin kalbine darbe indirdiğini" söyledi. ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas Greenfield, Batı Şeria'daki çatışmalar üzerine endişesini dile getirirken gerilimin azaltılması çağrısında bulundu. İki devletin iletişim kurarak çözüme ulaşmasını tehlikeye atan tek taraflı eylemlere karşı çıkmaya devam ettiklerini belirten Thomas Greenfield, bu eylemlere Harem-i Şerif bölgesindeki eylemler, yerleşim yeri inşaları ve ileri karakolların meşrulaştırılması, ilhak, terör eylemleri ile kışkırtmaların dahil olduğunu söyledi. İsrail'in Filistin'e yönelik yaptırımları BM Genel Kurulu, 31 Aralık 2022'de Uluslararası Adalet Divanından İsrail'in Filistin topraklarını işgalinin hukuki sonuçları hakkında "istişari görüş vermesini" isteyen kararı kabul etmişti. İsrail hükümeti ise bu duruma tepki göstermiş ve 6 Ocak'ta Filistin'e yönelik vergi fonlarından yaklaşık 39 milyon doların kesilmesi ve bu paranın Filistinli silahlı grupların saldırılarında hayatını kaybeden İsrailliler için kurulan bir fona aktarılmasını da içeren 5 maddelik yaptırım kararı almıştı.