Hatay'da ekipleri koordine eden TDV Mütevelli Heyeti 2. Başkanı İhsan Açık, AA muhabirine, Diyanet İşleri Başkanlığı ile Türkiye Diyanet Vakfının inisiyatif almasıyla imam, müezzin, vaiz, müftü ve gönüllüleriyle kısa sürede sahada olduklarını söyledi. Önce diğer illerin tamamının müftülerinin afet bölgesine geldiğini belirten Açık, 120 kişilik arama kurtarma ekibinin de Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya gibi depremi en fazla hisseden bölgelere intikal ettiğini aktardı. Su, gıda, giyim gibi ihtiyaçlar için bölge illerine tırlarla yardım taşıdıklarını, afet bölgesinde depolar oluşturup faaliyete geçirdiklerini anlatan Açık, şöyle devam etti: "Türkiye Diyanet Vakfı olarak 7 bölgede büyük lojistik merkezleri oluşturduk. Burada Kur'an kursu hocalarımızla ve imamlarımızla gece gündüz 24 saat tırlarla gelen yardımların tasnifleri yapıldı. Şu ana kadar 30 bine yakın imam, müezzinimiz burada görev yaptı. Hemen hemen Türkiye'nin ilçelerindeki müftülerimizin yarısı buraya geldi ve hala nöbetleşe değişimler yapılıyor. Bu tırlardan indirilen malzemeler burada tasnif ediliyor ve küçük araçlarla köylere varıncaya kadar ulaştırılmaya çalışılıyor." - "Çadır kentlerde AFAD'ımız bize mescitler ayarlıyor" İhsan Açık, depremlerden etkilenen köylerdeki, kırsal mahallelerdeki imamların kendilerine ulaşarak ihtiyaçları bildirdiğini, buna göre yardımların sevkiyatını yaptıklarını dile getirdi. Koordinasyon merkezine başka illerden imamların, müezzinlerin gelerek görev aldığını bildiren Açık, "Herkese değişik görevler veriliyor. Kimisine 'Hocam acilen mezarlığa gitmeniz gerekiyor. Orada cenaze defniyle uğraşmanız gerekiyor. Kefenleme yapmanız, cenaze namazını kıldırmanız ve daha sonra onu defnetmeniz gerekiyor' deniliyor. Bu da çok önemli bir görev. Birçok görevlimiz hayatlarında belki bu kadar cenaze yıkamamıştı, bu kadar cenaze defnetmemişti, bu kadar cenazenin namazı kılınmamıştı." diye konuştu. İlk günlerde camilerin yıkılması, hoparlör sistemlerinin bozulması nedeniyle birçok yerde ezan okunamadığını hatırlatan Açık, görevlilerin bunu da sağladığını ve şu anda her yerde ezanların okunduğunu belirtti. Toplu namazların kılınması ihtiyacını da gidermeye çalıştıklarına değinen Açık, "Şimdi çadır mescitleriyle bunu sağlamaya çalışıyoruz. Çadır kentlerde AFAD'ımız bize mescitler ayarlıyor. Orada hem kadın hem erkek mescitleri var." ifadesini kullandı. - "Bölgeye 15 bin Kur'an-ı Kerim gönderildi" Açık, enkazdan kurtarılan kişilerin Kur'an okumak ve dua etmek istediğini, kendilerine bu konuda başvuruda bulunulduğunu anlattı. Bununla ilgili de çalışma yürüttüklerini söyleyen Açık, şunları kaydetti: "Enkazın altındayken Kur'an okumak istiyor ama dışarı çıktığında elinde Kur'an ve dua kitabı yok. Kur'an ve dua kitabı talepleri gelmeye başladı. Bu bölgeye 15 bin Kur'an-ı Kerim gönderildi ve halen de gönderiliyor. Daha sonra çadırlar kurulmaya başlayınca depremzedelerimiz çocukları için boyama veya çocuk kitabı istedi. Çocuk kitapları, gençlik kitapları şeklinde takviyeler yaparak burada depremin acısını bir nebze olsun hafifletebilmek adına çareler aramaya başladık. Çadır kentlerde sağ olsun AFAD'ımız bize bazı çadırları verdi. Oraları 4-6 yaş Kur'an kurslarına çevirmeye çalıştık. Amacımız; burada çocuklar rehabilite olsun, arkadaşlarıyla konuşsun, depremi yaşayan diğer kardeşleriyle birlikte acılarını paylaşsın." Afet bölgesinden diğer illerdeki akrabalarının yanına gitmek isteyen depremzedelere de yardımcı olduklarını vurgulayan Açık, onların barınmaları için o illerdeki Diyanet Evleri, akademi merkezleri, misafirhaneleri bulunan camilerin kapılarını açtıklarını dile getirdi. Açık, TDV ile Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı görevlilerin yanı sıra deprem bölgesinde yaklaşık 20 bin gönüllüyle hizmet verdiklerini ifade etti.