12 yaşındaki Merve, 6 Şubat gecesi depremin başlamasıyla uyandı. Ailesiyle birlikte kaldığı evden tek başına çıktığını söylüyor. Merve El Mahmud, kuzeybatı Suriye'nin Atarib şehrinde yaşıyor. Ailesinin hayatta kalan tek üyesi oldu. Yaşadığı apartmanda 20 kişi öldü ve sadece 9 kişi hayatta kaldı. Merve, çöken evinin enkazından komşuları ve akrabaları tarafından çıkarılmış. Enkazdan çıkarıldıktan sonrasını, "Sonra bütün ailemin öldüğünü öğrendim. Bütün ailem gitti. Annem, babam ve kardeşlerim öldü. Her şey için Allah'a hamdolsun," ifadeleriyle anlattı. Bir diğer depremzede Muhammed Receb Lattuf, sarsıntılar başladığında çocuklarını onu geride bırakmalarını söyledi. Tekerlekli sandalyeyle yaşamını sürdüren Muhammed, enkazdan çıkarıldı. Muhammed'in babası deprem sırasında binayı terk edebildi. Dışarı çıktığında ise bütün binaların peş peşe yıkıldığını gördü. O binalardan birinin altında kalan Muhammed o anları, "Abim ve babam bana sesleniyordu. Bacağım olmadığı için birinin beni taşıması gerekiyordu. Babam yaşlı olduğu için beni taşıyamazdı," şeklinde anlatıyor. "Sabah 4'te insanlar uyurken binalar üstüne yıkılıyordu. Aileme beni bırakmalarını söyledim. Yaram nedeniyle çıkamazdım." Ancak Muhammed'in kardeşi gitmeyi reddetti ve sonunda onu çıkarmayı başardı. Muhammed, o gece çok şiddetli yağmur yağdığını ve üzerlerinde sadece pijamalar olduğunu anlatıyor. "Deprem nedeniyle bir şey giyecek vaktimiz olmadı." Muhammed, Atarib'deki binaların zaten Esed rejiminin bombardımanlarından hasar gördüğünü ve bu nedenle depreme dayanamadıklarını söylüyor. "Atarib'de 250'den fazla kişi öldü ve yaklaşık 700 kişi yaralandı. Atarib unutuldu ve tüm STK'lar ve medya tarafından görmezden gelindi. Afet bölgesi olunca daha fazla odaklanılacağını ummuştuk," diyor Muhammed. Apartmanları sallanmaya başlayınca, Ekrem El Abdullah ve erkek kardeşi balkonlarına çıktılar ve yan binadaki amcalarının evine tırmandılar. Küçük kardeşleri ise ebeveynlerini aramaya gitmişti. Ancak amacasının evine vardığında Ekrem arkasına döndü ve ailesinin apartmanının, ailesi hala içerideyken yıkıldığını gördü. Ekrem, "Üst katın tamamı üzerlerine çöktü ve öldüler" diye hatırlıyor. "Sekiz kişi öldü. Annem, babam, üç kız kardeşim. Erkek kardeşimi çıkardık. Ama yengem, yeğenim ve abim de öldü." Atarib'de yaşayan Ekrem depremden sonraki günlerini depremde çökmeyen odasını molozlardan temizlemekle geçiriyor. 6 Şubat'ta Ebu Ali ve Ümmü Ali, engelli üç çocuklarından ikisi ile birlikte binadan çıkarmayı başardılar ve ardından üçüncü çocukları Ali için geri döndüler. Bina çökerken Ali'yi üzerine yatarak korumuşlardı. Ali'nin bacağı kırılmış, Ümmü Ali ise başından ciddi bir şekilde yara almıştı. Cinderesli aile üçüncü çocuklarını da çıkardıktan sonra çöken evlerinin önüne kurulan bir çadırda kalmaya başladılar. Kaynak: Daily Ummah