Ebu Seyf, İsrail'in Filistin kültürel mirasını çalarak Yahudileştirdiğini, Kenanlı kabilelere ve İslam dönemine ait eserlerdeki taşları bile sahiplendiğini ifade etti. "İşgal güçleri, Filistin'in sadece topraklarını değil ona ait semboller, hikayeler, tarihi eserler, Filistin'e özgü geleneksel giysiler, humus ve maklube gibi yöresel yemekler dahil her türlü kültürel mirasını çalıyor." diyen Ebu Seyf, Filistin kültürel mirasının korunması için Dünya Kültür Miras Listelerine dahil edilmesi amacıyla çalışmalar yaptıklarını anlattı. Ebu Seyf, "Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) Filistin nakışını 2021'de Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne dahil etti. Dabke olarak bilinen Filistin halk oyununun da bu listede yer alması için hazırlıklar yapıyoruz." dedi. Kültür Bakanlığı olarak 70 adet kültürel varlıktan oluşan bir liste hazırladıklarını aktaran Ebu Seyf, bunların UNESCO'da kabul edilmesi, el sanatları gibi kültürel mirasların gelecek nesillere aktarılması ve üniversiteye kadar çeşitli kademelerde eğitimlerinin verilmesi konusunda çalışmalarının olduğu bilgisi verdi. Ebu Seyf, geleneksel müzik aletlerinin, kültürel mirasın bir parçası olarak yaşatılması için yakında bir festival düzenleneceğinden söz etti. - Kudüs'teki kurumlar "Yahudileştirmeyle" mücadele ediyor İşgal altındaki Kudüs'te kültürel alanda faaliyet gösteren kurumların, İsrail'in Yahudileştirme girişimleriyle mücadele ettiğini belirten Ebu Seyf, büyük baskılara karşı duran Kudüs kurumlarıyla birlikte titiz bir şekilde çalıştıklarını ve onlara gereken desteği verdiklerini kaydetti. Ebu Seyf, Kudüs'teki genel durumun artık dayanılmaz bir noktaya geldiğine işaret ederek, İslam dünyasına ve Arap ülkelerine, Arap, İslam ve Hristiyan-Arap kültürel mirasının koruyucuları sayılan Kudüs kurumlarına destek vermeleri çağrısında bulundu. Filistinli yetkili ayrıca "Arap ülkelerinin, ülkelerindeki eğitim müfredatları aracılığıyla Filistin'in hikayesini korumak ve işgal ne kadar sürerse sürsün Filistin'in bizim olduğu gerçeğini gelecek nesillere aktarmak konusunda bize yardımcı olacağını umuyoruz." diye konuştu. - Uluslararası Filistin Kitap Fuarı hazırlıkları devam ediyor Kovid-19 salgını nedeniyle 4 yıl aradan sonra 12'ncisi Eylül 2022'de düzenlenen Uluslararası Filistin Kitap Fuarı'na ilişkin gelişmelere de değinen Ebu Seyf, "Gelecek eylül ayında 13'üncüsü düzenlenecek kitap fuarı için çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor." dedi. Ebu Seyf, daha önce iki senede bir düzenlenen kitap fuarının ilk kez bu sene bir yıllık aranın ardından düzenleneceğini dile getirdi. Filistinli Bakan, bu sene fuar kapsamında abluka altındaki Gazze Şeridi'nde de bir stant açmayı planladıklarını ifade etti. Fuar kapsamında sadece Gazzeli yazarların Ramallah'a gelmesini değil de Gazze'deki Filistin halkının doğrudan kitap alabilmesini istediklerini aktaran Ebu Seyf, bunun Gazze'de 2007'den bu yana uygulanan ablukanın kırılması yolunda bir çaba olduğunu dile getirdi. Ebu Seyf, "Fuara başta Türkiye olmak üzere Avrupa, Latin Amerika ve İslam dünyasından uluslararası yayınevlerinin katılımması için çeşitli hazırlıklar yapılıyor, temaslar kuruluyor. Fuarın Filistin'in dünyaya açılan aynı zamanda da dünyanın Filistin'e açılan penceresi olması hedefiyle çalışıyoruz." ifadelerini kullandı. 12. Kitap Fuarı'nın hedeflerine ulaştığını, Filistin kültür yaşamı için bir atılım mesabesinde olduğunu belirten Ebu Seyf, Arap dünyasının önde gelen yayınevlerinin yanı sıra 170 Arap yazar ve aktivistin katıldığı fuarda, yüksek satış rakamlarına ulaşıldığını söyledi. - Türkiye'nin desteği Ebu Seyf, Türkiye'nin Filistin kültürel mirasının korunmasındaki rolüne de işaret ederek, kadim İslam tarihindeki yeri ve uluslararası politikası nedeniyle Türkiye'ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a özel bir yaklaşımları olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Filistin sevgisini bildiklerini ve onun, uluslararası platformlarda Filistin'in yanında durduğunu kaydeden Ebu Seyf, Kovid-19 salgınından önce başlatılan ortak çalışmaları tamamlayacaklarını belirtti. Ebu Seyf, Türkiye'nin Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) aracılığıyla kültürel alanların restore çalışmalarında yardımcı olduğunu belirterek bunlardan birinin de Birzeit beldesinde düzenlenen resim sergisi olduğunu söyledi. Filistinli Bakan sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye, bize resmi belge sağlanması konusunda önemli bir rol oynuyor. Filistin'in işgalden önce harabe olmadığını söylemek istiyoruz. Türkiye, bunu kanıtlayacak kayıtlara sahip. Bu alanda onlarla ortak işbirliğine başlayacağız."