Gazze'deki BM Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörlüğü (UNSCO) binası önünde toplanan bir grup Filistinli, İsrail'in devam eden ihlallerine karşı uluslararası topluma seslerini duyurmak istediklerine dair pankartlar taşıdı.
Filistin Medya Forumu Direktörü Muhammed Yasin, burada yaptığı açıklamada, Filistin halkına çeşitli yöntemlerle destek verilmesi gerektiğini söyledi.
Filistin topraklarında devam eden İsrail'in ihlallerinin önüne geçilmesi çağrısında bulunan Yasin, sosyal medya platformlarının Filistin içerikli paylaşımlara ilişkin uyguladıkları kısıtlamalara da tepki gösterdi.
Filistin halkıyla dayanışma için seslerini yükseltmeye devam edeceklerini dile getiren Yasin, Filistin içerikli paylaşımlara kısıtlama getiren sosyal medya platformlarına da baskı yapılmasını istedi.
Etkinliğin sonunda ise Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü'ne ilişkin mesajı içeren bir mektup, Gazze'deki UNSCO ofisine teslim edildi.
Buradaki etkinliğe katılan sanatçılar da Filistin ulusal davasına ilişkin çeşitli görselleri tablolara yansıttı.
Gazze kentinin batısında da Malezya Kültür Merkezi'nin iş birliğinde "Filistin vatandır ve davadır" temasıyla bir program düzenlendi.
Filistin Gençlik ve Spor Bakanlığı Müsteşarı Ahmed Muhaysin, burada yaptığı konuşmada, Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü'nü İsrail'in Filistinlilere yönelik ihlalleri gölgesinde kutladıklarının altını çizdi. Muhaysin, dünyanın İsrail ihlallerine kayıtsız kaldığını dile getirdi.
Uluslararası Filistin Halkıyla Dayanışma Günü
BM 29 Kasım 1947'de aldığı kararla Filistin devletinin ikiye bölünmesine zemin hazırlarken, 1977’de ise aynı günün "Uluslararası Filistin Halkıyla Dayanışma Günü" olarak kutlanmasına karar verdi.
Bu dayanışma günü kapsamında BM, sivil toplum kuruluşları ve hükümetlerden, Filistin halkıyla dayanışma mesajları yayınlama, toplantılar düzenleme ve film gösterimleri gibi etkinlikler gerçekleştirmesini istiyor.
BM Genel Kurulunun 1948'de aldığı 194 sayılı karar, Filistinli mültecilerden evlerine geri dönmek isteyenlere izin verilmesini, geri dönmemeye karar verenlere de toprakları için tazminat ödenmesini öngörüyor.
