Aradan geçen 14 yıla rağmen saldırının failleri hâlâ cezalandırılmadı, adalet yerini bulmadı.
Mavi Marmara, vicdan sahibi insanların Filistin halkına yönelik kuşatma ve ambargoya karşı başlattığı sivil bir yardım girişimiydi. Gemi, “Rotamız Filistin, Yükümüz İnsanlık” sloganıyla yola çıkmış; ancak Akdeniz’in karanlık sularında insanlık dışı bir saldırıya uğramıştı.
İsrail askerleri, uluslararası hukuku hiçe sayarak gemiye baskın düzenlemiş, silahsız sivillere gerçek mermilerle ateş açmıştı. Hayatını kaybedenlerin tümü Türk vatandaşıydı. Türkiye’de ve dünyada büyük infial yaratan saldırı, İsrail’in Gazze üzerindeki ablukasının vahametini bir kez daha gözler önüne sermişti.
Olayın üzerinden geçen yıllarda Türkiye’de açılan davalar ve uluslararası girişimlere rağmen katliamın sorumluları ne hesap verdi ne de uluslararası mahkemelerde yargılandı. Ailelerin ve insan hakları savunucularının adalet arayışı ise sürüyor.
Mavi Marmara şehitleri, her yıl olduğu gibi bu yıl da çeşitli anma programlarıyla hatırlanıyor. Filistin’e özgürlük mücadelesi veren milyonlar, bu saldırının unutulmaması ve benzer trajedilerin yaşanmaması için uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyor.