Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) koordinasyonunda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ortak düzenlediği operasyonda, İsrail gizli servisi Mossad'a casusluk yaptığı iddiasıyla gözaltına alınan Serkan Çiçek ve avukat Tuğrulhan Dip tutuklandı.
İki şüpheli, sevk edildikleri Sulh Ceza Hakimliği tarafından "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme" suçundan cezaevine gönderildi.
Casusluk pazarlığı ve kripto para
Savcılığın sevk yazısında, şüpheli Serkan Çiçek'in Mossad'a çalıştığı tespit edilen "Faysal Rasheed" kod adlı kişiyle irtibat kurduğu belirtildi. Çiçek’in, Başakşehir’deki yabancı uyruklu kişilerin kaldığı bir sitede keşif çalışması yaparak fotoğraf ve videolar çektiği tespit edildi.
Yazıda, Çiçek'in bu görüntüleri ve fiziki takip konularını Faysal Rasheed ile WhatsApp üzerinden paylaştığı ve kripto para karşılığında pazarlık yaptığı kaydedildi.
İfadesinde suçlamaları kabul etmeyen Çiçek, işi tamamen "dolandırıcılık" amacıyla kabul ettiğini, anlaştığı 4 bin doları aldıktan sonra herhangi bir işlem yapmadığını beyan etti. Ancak, şüphelinin yazışmalarında Rasheed'e ısrarla yeni iş olup olmadığını sorduğu ve fotoğraflama işlemini yaptığına dair güvenlik kamerası görüntülerinin olduğu aktarıldı.
Avukat Dip’in casusluktan hükümlü kişiyle irtibatı
Tutuklanan avukat Tuğrulhan Dip hakkındaki sevk yazısında ise dikkat çekici bilgilere yer verildi. Dip’in, daha önce "suç örgütü kurma" ve "askeri siyasal casusluk" suçlarından hüküm giyen Musa Kuş ile çok sayıda para trafiğinin tespit edildiği bildirildi.
Şüpheli Çiçek’in ifadesinde, Dip’in Kuş ile birlikte çalıştığını, Kuş’un dedektiflik işleri için gerekli olan otel kayıtları ve HTS (telefon) bilgilerini Dip’e temin ettiğini söylediği belirtildi.
Dip’in, hakkında gözaltı kararı verildiğini yakalanmadan önce öğrenmiş olabileceği ve bu nedenle eski ofisindeki bilgisayarını temizlediği ve bazı evrakları yanına aldığı değerlendirmesi yapıldı. Dip ise ifadesinde suçlamaları reddederek, gözaltı kararını öğrenince karakola gelmeden önce önemli dava dosyalarını güvence altına almak için tanıdığının adresine gittiğini iddia etti.
