Dünyanın birçok ülkesinden Müslüman alim, ramazan yaklaşırken İslam ülkelerinin, özellikle savaş ve çatışma bölgelerinde Müslüman ve gayrimüslim ayrımı yapmadan, yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşması gerektiğini belirtti. Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği, ramazan ayına girerken dünyanın birçok yerinde savaşlar ve iç çatışmalardan dolayı acılar yaşandığını, bunların insanlığın ortak dertleri olduğunu söyledi. Ramazanın bereket ayı olduğunun, Müslüman veya gayrimüslim ayrımı yapmadan çatışma bölgelerine yardım edilmesi gerektiğinin altını çizen Karadaği, özellikle Suriye, Yemen, Ukrayna gibi sıcak çatışmaların yaşandığı yerlere yardımların acilen ulaştırılması gerektiğini ifade etti. Yemen, Suriye, Afganistan'da yıllardır devam eden çatışmalardan dolayı göç yaşandığını, son olarak Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırılarından sonra dünyanın yeni bir göç dalgası ile karşı karşıya kaldığını kaydeden Karadaği, "Ukrayna'dan binlerce insan mülteci durumuna düştü. Bu insanlar da tıpkı Suriyeliler, Afganlar, Yemenliler gibi ölümden kaçıyor. Hiç kimse isteyerek ülkesini, evini bırakıp yollara düşmez. Bu insanlar zalimler yüzünden sıcacık evlerini bırakıp göç yollarında veya gittikleri ülkelerde yaşam mücadelesi veriyor." dedi. Avrupa ülkelerinin göçmenlere yönelik politikasını eleştiren Karadaği, Batı ülkelerinde bulunan Müslüman mültecilerin ırkçı ve ayırımcı uygulamalarla karşı karşıya kaldıklarını anlattı. Karadaği şunları söyledi: "Maalesef mülteci durumuna düşerek Avrupa ülkelerine göç eden kardeşlerimize yönelik ayrımcı uygulamaları duyuyor, görüyoruz. Bu konuda bir şeyler yapmak zorundayız. Bu aslında insanlara yönelik değil İslam'a duyulan nefretten kaynaklanıyor. Bunu Ukrayna'dan göç eden insanlara yönelik yaklaşımlarından da anlayabiliyoruz. Kendilerinden olanlara iyiler sadece. Ama biz inanç ayrımı yapmadan savaş nedeniyle yerlerinden edilen bütün mazlumların yanındayız." Batının ikiyüzlü politikalarına nazaran Türkiye'nin Mısırlı, Afgan, Suriyeli, Afrikalı ve Ukraynalı ayrımı yapmadan tüm dünya mazlumlarının yanında olduğunu söyleyen Karadaği, Türkiye'nin milyonlarca sığınmacıya kapısını açarak büyüklüğünü gösterdiğini dile getirdi. Karadaği, ramazan ayının infak etmek için son derece önemli olduğunu, Müslümanların hiçbir ayrım yapmadan yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşması gerektiğini vurguladı. "İslam'ın merhamet dini olduğunu göstermek için ramazan iyi bir vesile" Endonezya İslam Birliği Başkanı Muhammed İcvan ise İslam'ın selamet dini olduğunu, ramazan ayına hazırlık yapılan şu günlerde yardıma muhtaç insanlara acilen ulaşılması gerektiğini dile getirdi. İslam'ın bir merhamet dini olduğunu göstermek için ramazanın iyi bir vesile olduğunu ifade eden İcvan, "Ramazanda Müslüman olan veya olmayan tüm yardıma ihtiyacı olan insanlara ulaşmamız lazım. İslam'ın o merhamet boyutunu insanlığa göstermeliyiz. Biz de dünya Müslüman Alimler Birliği olarak dünyanın her yerindeki yardıma muhtaç insanlara ulaşmak için elimizden geleni yapacağız." dedi. İcvan, İslam dünyasındaki savaşlara, çatışmalara son vermenin tek yolunun güçlü bir birlik oluşturmaktan geçtiğini belirterek "Bu birliği oluşturabilirsek ancak o zaman Suriye, Yemen, Afganistan ve Filistin'de barış sağlar ve buraları esenlikli beldeler haline getirebiliriz." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin Orta Doğu'da, Afrika'da, Balkanlar’da geniş bir coğrafyaya yardımlarda bulunduğu, özellikle Afrika'nın kalkınmasında önemli bir aktör olduğu değerlendirmesinde bulunan İcvan, şöyle devam etti: "(Türkiye) Afrika ülkelerinin ekonomik gelişimine katkıda bulunmak için yatırımlar da yapıyor. Türkiye hem kendisi kazanıyor hem de o ülkeler kazanıyor. İnşallah Türkiye önümüzdeki yıllarda hem devlet olarak hem halk olarak çok daha güçlenir çok daha büyük bir refaha ulaşır." İcvan, Türkiye'nin tüm dünyaya model olacak bir göçmen politikası olduğuna değinerek, göç eden insanların zarardan çok Türkiye ekonomisine büyük bir katkı sağlayacağına inandığını dile getirdi. Ne ABD'nin ne de Batılı ülkelerin yıllardır Suriye'de, Yemen'de, Afganistan'da ve Filistin'de devam eden sorunlara bir çözüm üretmediklerini, hatta sorunları daha da körüklediklerini vurgulayan İcvan, şunları kaydetti: "Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısında görüyoruz ki bütün Batılı devletler Ukrayna'ya sahip çıkıyor ve Rusya'nın karşısına dikiliyor. Aynı şeyi mültecilere yönelik politikalarında da gördük. Sarı saçlı, mavi gözlü oldukları için onlara sahip çıkılırken Suriyeli çocuklar denizlerde boğuluyor. Batılı devletlerin göçmenlere yönelik ayırımcı ve ırkçı politikaları tüm dünya Müslümanlarını derinden etkiliyor." değerlendirmesinde bulundu. İcvan, ramazan ayına yaklaşırken İslam ülkelerinin savaş bölgelerindeki insanlara yardım başlatması, muhtaç insanların ramazan bereketinden faydalanması gerektiğini söyledi. "Tüm dünyaya insani değerlere dönüş çağrısı yapıyoruz" Cezayir Müslüman Alimler Cemiyeti Başkanı Abdurrezzak Kassum da ister Suriye olsun isterse Ukrayna olsun savaşın her türlüsüne karşı olduklarını belirterek, savaşların sadece yıkım, acı, nefret doğurduğunu ve binlerce çocuğun yetim kalmasına neden olduğunu söyledi. Müslüman alimler olarak tüm devletlere değerlere dönüş çağrısı yapmak istediklerini dile getiren Kassum, şu değerlendirmelerde bulundu: "Kur'an'ın 'Kim, bir cana veya yeryüzünde bozgunculuk çıkartmaya karşılık olmaksızın, haksız yere bir cana kıyarsa, bütün insanları öldürmüş gibi olur' emrini uygulamak zorundayız. Ancak o zaman dünyayı bu acımasız savaşlardan kurtarabiliriz. Savaş ve iç çatışmalar nedeniyle milyonlarca insan ülkelerinden göç etmek zorunda kaldı. Biliyorsunuz son günlerde milyonlarca Ukraynalı da savaş nedeniyle göç etmek zorunda kaldı. Bu sadece İslam dünyasının sorunu değil tüm dünyayı ilgilendiriyor. Dünya barışının tesisi için mutlaka bu savaşlara dur demek lazım." Kassum, Türkiye'nin mültecilere yaklaşımının Medine Müslümanlığının güzel bir örneği olduğunu, Türkiye'nin hiçbir ülkenin yapmadığı şeyi yaparak yolda kalmışlara sahip çıktığını söyledi. Ramazan ayına girerken insanlara ve ülkelere birlik ve kardeşlik mesajı vermek istediğini vurgulayan Kassum şöyle konuştu: "İslam merhamet ve hoşgörü dinidir. Ramazanda oruç tutmak aç kalmak demek değil. Bu ayın bereketini tüm dünyaya yaymak zorundayız Tüm Müslüman ülkelerin bu ramazan ayında hiçbir ayırım yapmadan yardıma muhtaç olan dünyanın her yerindeki mazlum insanlara ulaşmasını temenni ediyorum ve bekliyorum. Bu birlik ve kardeşliği sağlamalıyız. Biz Müslüman alimler olarak da üzerimize düşeni yapmaya hazırız."