İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı yasa dışı ablukayı kırmak ve insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Küresel Sumud Filosu, Tunus'un Sidi Bou Said limanı yakınlarında demirli teknelerine yönelik çarpıcı bir saldırı iddiasıyla gündeme geldi. ABD basını, saldırı emrinin doğrudan İsrail Başbakanı Netanyahu tarafından onaylandığını öne sürdü.
CBS News: Talimatı Netanyahu verdi
Amerikan istihbarat yetkililerine dayandırılan CBS News raporuna göre, İsrail güçleri 8 ve 9 Eylül tarihlerinde gerçekleşen ayrı olaylarda, denizaltından fırlatılan insansız hava araçları (İHA/Drone) kullanarak Tunus'un Sidi Bou Said limanının açıklarında demirli bulunan Portekiz ve İngiliz bayraklı iki tekneye yangın çıkarıcı maddeler attı. Saldırılar sonucunda teknelerde yangın çıktığı belirtilirken, can kaybı veya yaralanma yaşanmadığı bildirildi.
Raporun en dikkat çekici yanı, bu yasa dışı saldırıların talimatının bizzat Başbakan Netanyahu tarafından onaylandığı iddiası oldu. Bu durum, saldırının sadece askeri bir operasyon olmanın ötesinde, İsrail'in en üst düzey siyasi makamınca onaylanmış bir eylem olduğu anlamına geliyor.
Uluslararası hukuka aykırı yakıcı silah kullanımı
Haberde, sivillere veya sivil nesnelere karşı yakıcı silah kullanımının, uluslararası insancıl hukuk ve silahlı çatışma hukuku uyarınca kesinlikle yasaklanmış bir eylem olduğu vurgulandı. Tunus'ta liman yakınında demirli sivil insani yardım teknelerinin hedef alınması ve yakıcı madde kullanılması, İsrail'in uluslararası hukuku ciddi şekilde ihlal ettiği iddialarını güçlendiriyor.
Filo uluslararası sularda durduruldu, aktivistler gözaltında
Tunus'taki saldırı iddialarının ardından, Küresel Sumud Filosu'nun Gazze'ye ulaşmaya çalışan gemilerine yönelik müdahaleler de devam etti. Bu hafta içinde, İsrail donanması uluslararası sularda hareket eden 40'tan fazla sivil tekneye müdahale ederek yaklaşık 500 aktivisti alıkoydu. Türkiye Dışişleri Bakanlığı da filoya yapılan saldırıyı "terör eylemi" olarak nitelendirmiş ve uluslararası hukukun en ağır biçimde ihlali olduğunu belirtmişti.
İsrail, 2007'den bu yana Gazze Şeridi'ne uyguladığı ablukayı kırmayı amaçlayan insani yardım filolarını engelleme ve saldırılar düzenleme konusunda uzun bir geçmişe sahip. 2010 yılında Mavi Marmara gemisine yapılan saldırı, uluslararası sularda sivillere yönelik şiddet eylemlerinin en bilinen örneklerinden biri olarak tarihe geçmişti. Son Tunus saldırısı iddiaları, İsrail'in Gazze'ye yönelik ablukayı sürdürmek için sivil insani yardım girişimlerine karşı takındığı yasa dışı tavrın bir başka göstergesi olarak yorumlanıyor.
