Tamer Korkmaz Yeni Şafak'ta bugün kaleme aldığı yazısını "Bükemediğin bileği öpeceksin!" başlığı ile kaleme aldı. Korkmaz yazısında Cemal Kaşıkçı cinayetinden yola çıkarak ABD'nin ve CIA'in cinayetteki rolünü eliyor. Tamer Korkmaz'ın yazısı şöyle: “Biden yönetimi, Cemal Kaşıkçı Cinayeti ile ilgili olarak ABD’de açılan davada mahkemeye Suudi Veliaht Prens Selman’a dokunulmazlık verilmesi yönünde görüş bildirdi.” (Hürriyet, 19.11.2022) *** -Nereden nereye? Biden, MBS’ye “katil” muamelesi yapıyordu, yahu! *** Washington’daki haydutlar “Hem suçlu, hem güçlü!” pozisyonunda… Psikolojik Harbin kralını icra ediyorlar, dünya kamuoyunun gözlerini bağlıyorlardı! *** Sonrasında işler değişti. MBS, Joe Biden denilen mendebura… Cidde’de düşük protokol uygulanmasından… OPEC’in petrol üretiminde kısıtlama kararı almasına varıncaya kadar bir dizi “hareket çekti!” *** Washington, resmen tırstı… Başta “Kaşıkçı Suikastı” konusu olmak üzere Suudi Arabistan’a karşı gardı düştü. Biden’ın sözü, Veliaht Prens’e geçmiyordu! *** Ve gelinen son istasyonda… Beyaz Saray, ABD’deki Kaşıkçı Davası için devreye girmek zorunda kaldı! *** Sahi, neden acaba? Lafı uzatmadan söyleyelim: -Kaşıkçı Suikastının organizasyonunu yapan CIA’dir! *** Cinayeti işlettirip, suçu başkalarına atmak mı; Amerikan düzenbazlığının karakteristik özelliğidir. MESSİ DEĞİL PES’Sİ Yazı başlığımız, sadece Veliaht Prens MBS karşısında gardı düşen Bunak Joe Biden’la sınırlı değil… -Nedir? Katar’daki Dünya Kupasında Suudi Arabistan on biri karşısında nakavt olan Messi’li Arjantin’e de hitap ediyoruz! UMMADIĞIN TAŞ, BAŞ YARAR İki İngiliz futbolcu eskisi, maçtan evvel tahmin yaparken zerrece şans tanımadıkları Suudi ulusal futbol takımıyla acayip dalga geçiyordu. *** İngilizlerin tabloid gazetesi The Sun’ın internet sitesinde yayınlanan dalgacı video görüntüleri… Suudilerin zaferiyle birlikte “bumerang” misali ikiliyi fena yerlerinden vurdu! *** The Sun ise “Sadece beş dakikada, Dünya Kupası’nın tamamını futbolun Arap Baharı’na eş değer bir olayla alt üst ettiler” diyerek… -Suudilere selam durma faslına geçmişti! *** Gazete, kupa tarihinin en büyük sürprizleri arasına giren Arjantin-Suudi Arabistan maçını “muhteşem” diye niteliyordu. Amma velakin… “Kimsenin bir bardak bira alamadığı geniş bir stadyumdan” bahisle kılçık atmadan edemiyordu! KATAR’A SİSTEMLİ SALDIRILAR Futbolun en büyük organizasyonu olan FIFA Dünya Kupası, ilk kez bir Müslüman ülkede düzenleniyor. Sırf bu yüzden… Yani, “kemikleşmiş, batasıca bir husumetin eseri” olarak “kara propaganda” mekanizmaları devreye girdi. *** LGBT Lobisi, anında sahne aldı. *** Fransa’daki La Canard Enchaine adlı “hiciv” gazetesi… Katar milli futbol takımını “terörist!” olarak tasvir eden aşağılık bir karikatür yayınladı! *** ABD’nin Siyahilere yönelik sistematik şiddetini insan hakları ihlali olarak görmeyenler… Uzun yıllardır Haydut Devlet’in -özellikle katil polisleri eliyle- her türlü zulmüne gözlerini sımsıkı kapayanlar… “Katar’daki insan hakları ihlalleri” söylemine sarılıp, “Dünya Kupası burada oynanmamalıydı” bozuk plağını çalıyorlar. BAK ŞU KONUŞANA FIFA’nın eski başkanı Sepp Blatter de ibretlik bir biçimde bu anti-propaganda korosunda yerini aldı. “-Dünya Kupası’nın ev sahipliğini Katar’a vermek hata idi!” dedi. O dönemde 2022 organizasyonunun ABD’ye verilmesi gerektiğini söyledi. *** Batılı devletlere ve dahi onların işbirlikçilerine yaranmak gayesiyle şimdilerde böyle konuşan bu Utanmaz Adam; Katar, 2010’da organizasyonu aldığında FIFA Başkanıydı. *** “Orası çok ufak bir ülke; futbol ve Dünya Kupası orası için çok büyük!” diyerek… Katar’ın haritadaki yerini “on iki yıl sonra fark edebilen” Sahtekâr Blatter, bu ülkedeki “yozlaşma ve insan hakları ihlallerinden” yakınıyor! *** Taş Kafa Sepp’e göre, ABD’deki Siyahların veya Müslümanların zinhar insan hakları yok! *** Hangi Sepp, bu? Hakkındaki yolsuzluk davası nedeniyle… 8 Ekim 2015 tarihinde futbol dünyasından men edilen… Ve 26 Şubat 2016’da FIFA Başkanlığını bırakmak zorunda kalan İsviçreli Sepp Blatter! Kaynak: Yenişafak