Reform UK'nin son dönemdeki en dikkat çekici ataması, partinin küresel işler başdanışmanlığına Alan Mendoza'nın getirilmesi oldu. Daha önce Westminster'da Muhafazakâr Partili meclis üyesi olan Mendoza, bu hafta Reform UK'e katıldığını duyurmuştu. Bu görevlendirme, Nigel Farage'ın liderliğindeki partinin dış politika ve iç güvenlik alanlarında daha sert bir çizgi izleyebileceğine dair önemli sinyaller veriyor.
Tartışmalı düşünce kuruluşu: Henry Jackson Society
Mendoza'nın icra direktörü olduğu Henry Jackson Society (HJS), 2011 yılında kurulmuş olup, neo-muhafazakar bir dış ve iç politika yaklaşımını savunuyor. İsrail yanlısı duruşuyla bilinen HJS, İngiliz hükümetlerinin terörle mücadele politikalarını önemli ölçüde etkilemiştir. Kuruluş, özellikle şiddet içermeyen ve yasal olanlar da dahil olmak üzere İslami aşırıcılık olarak gördüğü konulara karşı hükümetin daha katı bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini savunuyor.
HJS'ye yönelik en sert eleştiriler ise bizzat eski üyelerinden geldi. Kuruluşun kurucularından Matthew Jamison, HJS'yi "canavarca bir hayvan" ve "derinden Anti-Müslüman ırkçı bir örgüt" olarak nitelendirerek kınadı. Bir başka eski üye Marko Atilla Hoare ise kuruluşun "Anti-Müslüman bir tınıya sahip, aşındırıcı derecede sağcı bir foruma" dönüştüğünü ifade etti. Eski HJS direktörü William Shawcross (sonradan Yardım Kuruluşu Komisyonu'nu yönetti), 2012 yılında "Avrupa ve İslam'ın geleceğimizin en büyük, en korkutucu sorunlarından biri" olduğunu söylemişti.
Mendoza'nın söylemleri ve eleştiriler
Alan Mendoza, Gazze'den Filistinli öğrencilerin bakmakla yükümlü oldukları kişilerin Birleşik Krallık'a kabul edilmesine karşı çıkarak, "Neye inandıklarını bilmiyoruz. Eğilimlerinin ne olduğunu bilmiyoruz. Bize iyi niyetli olup olmadıklarını bilmiyoruz" yorumunda bulunmuştu.
Ayrıca, Ekim ayında Birmingham'daki bir maça Maccabi Tel Aviv taraftarlarının alınmasını eleştirerek, bunun "çağdaş Britanya'daki aşırılık yanlılarının yarattıkları girilmesi yasak bölgelere kimin girmesine izin verileceğini dikte etmesi" anlamına geldiğini iddia etti. Mendoza, hükümeti "Radikal İslam'ı, mücadele edilmesi gereken, tüm ulusa yönelik bir tehdit olarak adlandırmaktan kaçınmaya devam etmekle" eleştirdi.
Mendoza, aynı zamanda hükümetin İslamofobi tanımı oluşturulması fikrine de şiddetle karşı çıkarak, bunun "ülke genelinde yanlışları işaret etme veya kötü davranışı eleştirme üzerindeki caydırıcı etkisinin somut olacağını" öne sürdü.
Farage ve Reform UK'deki benzer tartışmalar
Mendoza'nın ataması, Farage'ın kendisinin de gençlik yıllarından kalma ırkçılık iddialarıyla gündemde olduğu bir döneme denk geldi. Farage, iddiaları şiddetle reddederken, yakın zamanda partiye katılan veya üst düzey görevlere atanan diğer isimler de benzer tartışmalarla anıldı:
-
Matthew Goodwin: Reform UK'in yeni öğrenci örgütünün başına getirilen eski akademisyen Goodwin, göçmen kökenli kişilerin Birleşik Krallık'ta doğup büyümesinin her zaman İngiliz oldukları anlamına gelmediğini savunmuştu.
-
James Orr: Geçen ay kıdemli danışman olarak atanan Cambridge akademisyeni Orr, 2023'te Londra'daki Filistin yanlısı protestolar hakkında "Arap Dünyasını ithal et, Arap Dünyası ol" yorumu yaparak ırkçılıkla suçlanmıştı.
Nigel Farage, 2013 yılında bazı Müslüman göçmenlerin entegre olduğunu, ancak bazılarının "bizi ele geçirmek için buraya geldiğini" söyleyerek tepki çekmişti. Geçen yıl Mayıs ayında ise Sky News'ta yaptığı bir yorumda, "ülkemizde İngiliz değerlerine bağlı olmayan, hatta savunduğumuz pek çok şeyden nefret eden giderek artan sayıda genç insanımız var" demiş ve bunun Müslümanlar hakkında olup olmadığı sorulduğunda "Öyleyiz" yanıtını vermişti.
Reform UK'in bu ataması, partinin siyasi yelpazede konumunu daha da sağa çektiğini ve tartışmalı figürleri kadrosuna katmaya devam ettiğini gösteriyor.