Tunus'ta Nahda Hareketi, eski Başbakan Ali el-Ureyd'in mahkemeye sevk edilmesinin "halkın kaderini elinde bulundurmak isteyen diktatör bir grubu tatmin etme amacı taşıdığını" belirtti.

Tunus'ta, Nahda Hareketi lideri Raşid el-Gannuşi ile yardımcısı ve eski Başbakan Ureyd hakkında "çatışma bölgelerine Tunuslu gençlerin gönderildiği" iddiasıyla başlatılan ve Terörle Mücadele Şubesi'nin yürüttüğü soruşturma süreci devam ediyor.

Bu bağlamda, savcılığın Ureyd'i mahkemeye sevk etmesi, Nahda Hareketi tarafından tepkiyle karşılandı.

Nahda tarafından yapılan yazılı açıklamada, kararla, "geçmiş dönemde ülkede istikrar unsuru olmuş siyasi bir partiyi saf dışı bırakıp halkın kaderini elinde bulundurmak isteyen diktatör bir grubu tatmin etmek için Ureyd'in cezalandırıldığı ve ondan intikam alındığı" ifade edildi.

Nahda'nın, çatışma bölgelerine Tunusluların gönderilmesine karşı olduğunun vurgulandığı açıklamada, 2012'de İçişleri Bakanıyken El-Kaide'nin Tunus kolu Ensar eş-Şeria'nın oluşturduğu tehlikeyi ilk ortaya atan kişinin Ureyd olduğu ve onlara savaş ilan ettiği aktarıldı.

Açıklamada, Nahda yetkililerine yöneltilen söz konusu suçlama dosyasının "boş ve söz konusu kişileri suçlayacak herhangi bir içerikten yoksun" olduğu dile getirildi.

Gannuşi ve Ureyd'in sorgu süreci

Nahda Hareketinden 18 Eylül'de yapılan açıklamada, Gannuşi ile yardımcısı ve eski Başbakan Ureyd'in Terörle Mücadele Şubesi'ne ifade vermek üzere çağrıldıkları duyurulmuştu.

Başkent Tunus'taki Ulusal Terör Suçlarını Araştırma Merkezi'nde yer alan Terörle Mücadele Şubesi'nde 19 Eylül'de sabah saatlerinde başlayan Ureyd’in sorgusu geç saatlere kadar sürmüştü.

Sorgusunun ardından savcılık, Ureyd'i tutuklama talebiyle mahkemeye sevk etmişti.

Gannuşi’nin ise Terörle Mücadele Şubesi’nde akşam saatlerinde başlayan ifade verme işlemi ise halen devam ediyor.

tunus
tunus