Gazze ablukasını kırmak için yola çıkan ve uluslararası sularda İsrail donanmasının yasa dışı müdahalesi sonucu alıkonulan Sumud Filosu gönüllülerinden Muhammed Fatih Sinan, Türkiye'ye dönüşünde yaşadığı fiziksel şiddet ve psikolojik baskıyı detaylarıyla paylaştı.
Sinan'ın açıklamaları, İsrail operasyonunda görev alan ve gönüllülere şiddet uygulayan kişilerin kimliği hakkında ciddi bir tartışma başlattı. Sinan, kendisine şiddet uygulayan kişilerin Türkçe konuştuğunu ve Türk pasaportuna sahip olduklarını ifade etti.
Gönüllü Muhammed Fatih Sinan, yaşadıkları dehşeti şu sözlerle anlattı:
“Türkçe konuşan, 'bu pasaporttan bende de var' diyen İsrail üniformalı kişiler bizi yerde tekmelediler. Bu, sadece bir esaret değil, aynı zamanda Türklüğümüze ve milliyetimize yönelik bir aşağılamaydı.”
Devletimize acil çağrı: "Bu aşağılıkları vatandaşlıktan defedin"
Maruz kaldığı şiddet ve hakaretler sonrası büyük tepki gösteren Sinan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne seslenerek bu kişilerin cezalandırılması yönünde acil bir talepte bulundu. Sinan, bu kişilerin Türk vatandaşlığı taşıyor olmasının kendisini derinden üzdüğünü belirterek net bir çağrı yaptı:
“Devletimizden bir istirhamımız var: Lütfen bu aşağılıkları bir an önce tespit edin ve bunları vatandaşlıktan defedin. Bu ülkede onları istemiyoruz.”
Sinan'ın bu çağrısı, çifte vatandaşlık sahibi olup soykırımcı İsrail ordusunda görev yapan ve Filistin davası için yola çıkan Türk vatandaşlarına şiddet uygulayan kişilerin hukuki durumu hakkında bir tartışma başlattı. Muhammed Fatih Sinan ve diğer gönüllülerin ifadeleri, İsrail'in müdahalesinin sadece uluslararası hukuka aykırı bir eylem olmakla kalmayıp, aynı zamanda Türk kimliğini hedef alan bir hakaret içerdiğini de gösteriyor.
