Yılbaşı tatili olan 1 Ocak Pazar günü, Kudüs’teki Sion Tepesi’nde yer alan Protestan mezarlığına gizlice giren Yahudi yerleşimciler, otuzdan fazla mezarı tahrip etti.

Güvenlik kameralarına yansıyan görüntülere göre, 2 Yahudi yerleşimci, tarihi kabirlerdeki mermer haç sembollerini kırarak, ikonlara zarar verdi ve moloz parçalarını etrafa attı.

Mezarlıktan sorumlu Kudüs Piskoposluk İdaresinden yapılan yazılı açıklamada, "kipa ve ‘tallit’ giyen genç yaşlardaki en az 2 vandalın, çoğu tarihi, otuzdan fazla mezar taşını kasten ve acımasızca parçaladığı” belirtildi.

Tahrip edilen mezar taşları arasında, mezarlığın bitişiğindeki Kudüs Üniversite Koleji'nin kurucusu Protestan Piskopos Samuel Gobat'ın büstünün de bulunduğu mezar taşı ile İngiliz mandası dönemine ait 3 Filistinli polis memurunun mezarları bulunduğu kaydedildi.

Birçok taş haçın da "vandalların saldırısından nasibini aldığı" vurgulanan açıklamada, “Bu da bu suç eyleminin dini bağnazlık ve Hıristiyanlara karşı nefretten kaynaklandığını açıkça gösteriyor.” ifadelerine yer verildi.

Saldırının “terör suçu” olarak nitelendirildiği açıklamada, “Kudüs Piskoposluk İdaresi, bu ahlaksız saygısızlık eylemlerini kınıyor ve ilgili makamları, nefret suçlarıyla ilgili yasalar da dahil olmak üzere yasaların izin verdiği ölçüde bu terör suçlarının faillerini aramaya, tutuklamaya ve kovuşturmaya davet ediyor.” çağrısı yapıldı.

“Artan bir ayrımcılık ve dışlama görüyoruz”

Kudüs Anglikan Başpiskoposu Husam Naum da mezarlıkta gazetecilere yaptığı açıklamada, “bu tür vandalizm olaylarının bir daha tekrarlanmaması için gerekli adımları atacaklarını” vurgulayarak, “Kudüs barış yurdudur, kutsal mekanların yurdudur. Tüm insanlar arasında umut, barış ve huzurun ışığı olmaya devam edeceğiz.” dedi.

“Artan bir ayrımcılık ve dışlamayla” karşı karşıya olduklarını dile getiren Başpiskopos Naum, şöyle devam etti:

“Tükürmek, vandalizm, kilise ve mezarlıklara saldırı gibi nefret söylemi ve nefret suçlarının yükselişi dikkatimizi çekiyor. Bunlar, insanların birbirine hoşgörüyle yaklaştıkları, birbirlerini olduğu gibi kabul ettikleri bir yerde olmadığımız görüntüsü vermektedir. Artan bir ayrımcılık ve dışlama görüyoruz. Bu da Kudüs kentinde yaşayan bizi gerçekten üzmektedir.”

“Mezar taşlarını, adalet yerini bulana kadar tamir etmeyeceğiz”

Başpiskopos, Yahudi yerleşimciler tarafından mezarlığa yönelik bu tür saldırıların daha önce de defalarca yaşandığına işaret etti.

Hristiyan din adamı, 2014’te mezarlığa düzenlenen saldırıda 40'tan fazla mezar taşının kırıldığını belirterek, basın mensuplarına, daha önce kırılan mezar taşları üzerindeki tamir izlerini gösterdi.

Başpiskopos, “Ancak bu kez tamir etmeyeceğiz. Adalet yerini bulana ve sorumlulardan hesap sorulana kadar böyle kalacaklar.” ifadelerini kullandı.

Öte yandan İsrail polisinden yapılan açıklamada, Zion Dağı’ndaki Protestan mezarlığında çok sayıda mezar taşının tahrif edildiğine dair bir ihbar alınması üzerine ekiplerin olay yerinde inceleme yaptığı ve olay hakkında soruşturma başlattığı kaydedildi.

İşgal altındaki Kudüs’te Mescid-i Aksa’nın da bulunduğu Eski Şehir’in bitişiğindeki Sion Tepesi’nde bulunan mezarlık, 1848’te Osmanlı döneminde Protestan Hristiyanlara tahsis edilmişti.

Kudüs Eski Şehri’nde bulunan Hıristiyan kutsal mekanları ve din insanları, sık sık fanatik Yahudi yerleşimcilerin saldırı ve tacizlerine maruz kalıyor. Yahudi yerleşimciler, Müslümanlara yönelik şiddet eylemlerinin yanı sıra, Hristiyan din insanlarına “tükürme” ve mezarlıklara zarar verme gibi eylemleriyle gündeme geliyor.