Dünya Ekonomi Forumu'nda konuşan Sullivan, Orta Doğu bölgesindeki yaklaşımlarının "daha fazla entegrasyon ve istikrara doğru ilerlemeye" odaklandığını belirtti.

Kararlı caydırıcılık ve kararlı diplomasinin birleşimi yoluyla ilerlediklerini dile getiren Sullivan, "Bölgesel çatışma arayışında değiliz, çatışmanın yayılmasını durdurmaya ve tırmanmayı önleyecek koşullar oluşturmaya çalışıyoruz." ifadesini kullandı.

Sullivan, bölgedeki durumun "İsrail'in harekatını uluslararası insancıl hukuka uygun şekilde yürütme ve teröristlerle masum siviller arasında ayrım yapmanın ahlaki ve stratejik gerekliliğine uyma sorumluluğunu hiçbir şekilde azaltmadığını" söyledi.

Bütün hayatların korunması gerektiğine vurgu yapan Sullivan, "Amerika Birleşik Devletleri, esirlerin serbest bırakılması ve Filistin halkının gıda, su, ilaç ve güvenliğe erişiminin sağlanması için dünyanın geri kalanıyla birlikte çalışmaya devam edecektir." diye konuştu.

Sullivan, "İsraillilerin ve Arapların barış içinde yaşayabileceği, Filistinlilerin kendilerine ait devletlerinin olduğu ve İsrail'in güvenliğinin sağlandığı bir gelecek" için uğraştıklarını belirtti.

Ukrayna'nın Rusya'nın saldırısı karşısında büyük bir kararlılıkla durduğunun altını çizen Sullivan, "(Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin sadece Ukrayna'ya boyun eğdirmeye yönelik emperyalist arayışında başarısız olmakla kalmadı. İşgali, ortadan kaldırmaya çalıştığı Ukrayna egemenliğini ve zayıflatmaya çalıştığı NATO kararlılığını güçlendirdi. NATO'yu küçültmek isterken, eylemi bunun yerine saflarımızı büyüttü." ifadelerini kullandı.

Sullivan, Ukrayna'nın gelecekte meydana gelebilecek zorluklara hazırlıklı olduğunu ve ABD'nin Ukrayna'nın yanında durduğunu kaydetti.

ABD'nin Çin ile birçok platform üzerinde rekabet ettiğini ancak hiçbir şekilde çatışmaya girmek istemediklerini belirten Sullivan, "Diplomasiyi yoğunlaştırarak bu rekabeti sorumlu bir şekilde yönetmeye çalışıyoruz." dedi.

Sullivan, dünyanın yeni bir çağın ilk yıllarında olduğunu belirterek, ülkelerin Soğuk Savaş dönemine kıyasla birbirlerine çok daha fazla bağımlı ancak sıkı bir rekabet içinde olduğunu ifade etti.

ABD'nin ilişkilerini yönetmek için yoğun ve aktif bir diplomatik yaklaşım izlediğini aktaran Sullivan, ülkeler arası işbirliği çabalarının bir kısmının olumlu sonuçlara ulaştığını söyledi.