Çalışkan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de bütün dünyanın gözü önünde insanlık dışı katliamlarına devam ettiğini belirtti.
Gazze'de başta çocuk ve kadınlar olmak üzere sivillerin büyük bir katliama maruz kaldığını anlatan Çalışkan, bu katliamın da Filistinlilerin maruz kaldığı ilk katliam olmadığını hatırlattı.
Filistin topraklarında ilk katliamın 1918'de Osmanlı'nın bölgeden çıkmasıyla başladığını anımsatan Çalışkan, "Birtakım siyonist çeteler o zaman da Filistinli kardeşlerimizi göç etmeye zorladılar. 1948'de ise İsrail devletinin kurulmasından sonra soykırımlar devlet politikaları haline gelmiş, Filistinli kardeşlerimiz zulme alışmaya zorlanmıştır." dedi.
Çalışkan, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana sürdürdüğü saldırılarında Gazze'de 15 bini çocuk olmak üzere toplam 35 bin Filistinlinin öldüğünü, 80 binin üzerinde insanın yaralandığını, 2 milyondan fazla Filistinlinin de göçe zorlandığını aktardı.
İsrail'in Refah kentine yönelik saldırısına da değinen Çalışkan, "26 Mayıs'ta çadırlara yapmış olduğu saldırıyla İsrail, kırmızı çizgiyi bir defa daha aşmıştır. Konuyla ilgili Amerika ise hala İsrail yönetimine açıkça destek olmaya devam etmektedir." diye konuştu.
İsrail'in uluslararası hukuk kurallarını dikkate almadığını vurgulayan Çalışkan, şöyle konuştu:
"Dünya barışını ve düzenini korumak amacıyla kurulan Birleşmiş Milletler bile olayı izlemenin ötesinde aksiyon alamadı. Kendi personellerini bile koruyamadı. BM personelleri de maalesef kurşunların hedefi oldu. İsrail öylesine vahşileşti ki açlıktan ölmek üzere olan masum yavrulara yardım malzemesi götüren tırlara bile tahammül edemiyorlar. Bu kadar vahşi ve gözü dönmüş olan bir yapı eğer durdurulmazsa gözünü er ya da geç Anadolu'ya dikecektir. İsrail vahşeti hiçbir zaman sadece Filistin topraklarını hedef almamıştır. Hedefleri Filistin ile kısıtlı değildir. İsrail uluslararası hukuk ihlallerini sürdürdükçe ve bütün uluslararası organizasyonların kararlarını çiğnedikçe sadece Filistinli kardeşlerimiz değil bütün dünyanın ülkeleri güvenlik sorunuyla karşı karşıyadır. "
