Birçok ArakanMüslüman mülteci, uluslararası toplulukları ve dünya liderlerini medeni dünyada zulüm gören bir halk için temel insan hakkı olan eğitim hakkını göz ardı etmemeye çağırdı.

Ağustos 2017'de Myanmar'dan kaçıp ailesiyle Bangladeş'e sığınan 13 yaşındaki Ruksana Khatun, Cox's Bazaar'daki mültecilerin eğitim sıkıntısı çektiğini söyledi.

Khatun, "Kaldığımız kampta bir eğitim merkezine gittim ve 1 yıl önce ilköğrenimimi tamamladım. Artık burada eğitimime devam etme fırsatım yok çünkü yüksek eğitim kurumu bulunmuyor." dedi.

Bazen evinde bulunan eski kitaplarını tekrar okuduğunu anlatan Khatun, 5 Mart'ta çıkan ve 12 bin kişinin yerinden olduğu yangında tüm evinin yandığını ve her şeyini kaybettiğini söyledi.

Dört çocuk babası olan Arakanlı Müslüman mültecilerden Mohammad Edris, Bangladeş'te yaşadıkları koşulları kendileri için acı bir dönem olarak gördüğünü söyleyerek, eğitimin bir lüks mü yoksa hak mı olduğunu merak ettiğini belirtti.

"Eğitimsiz büyüyen tüm çocukların geleceğinden derin endişe duyduğunu" dile getiren Edris, sonu belli olmayan bir ortamda yaşadıklarını ifade etti.

Arakanlı bir topluluğun liderli Mohammad Alam ise "Burada, çocuklarımız eğitim merkezlerinde sınırlı bir şekilde ilköğrenimini tamamlama fırsatına sahip ancak ulusumuzun geleceği için hiç yeterli değil." dedi.

Bangladeş'teki mülteci kamplarında eğitimin birçoğu için lüks olduğuna işaret eden Alam, yüksek öğretimin "uzak bir rüya" olmasından korktuğunu ifade etti.

Alam, gelecekleri belirsiz bir şekilde yaşamaya devam ettikleri sürece daha çok hayal kırıklığı yaşayacaklarını söyledi.

- "Yüksek eğitim alma şansı yok"

Bangladeş Mülteci Yardım ve İade Komiseri Mohammed Mizanur Rahman, "Arakanlılar, bu ülkenin vatandaşı olmadığı için burada yüksek eğitim alma şansı yok." diye konuştu.

Rahman, Arakanlı Müslüman mültecilerin evlerine güvenli şekilde dönmesinin hükümetin önceliklerinden olduğunu belirterek, "Arakanlılara, yüksek eğitim sağlamanın Bangladeş'in görevi olmadığını ve bunun neredeyse imkansız olduğunu" belirtti.

Mülteci kamplarındaki Arakanlı nüfusunun yarısından fazlasının 18 yaş, çoğunluğun ise 5 ile 10 yaş arasında olduğunu dile getiren Rahman, "Myanmar müfredatının uygulanmasına izin verdiği için Bangladeş hükümetine son derece minnettarız." ifadesini kullandı.

Rahman, kamplarda bulunan çok sayıda çocuğa kaliteli eğitim sağlamanın büyük bir zorluk olduğunu kaydederek, Bangladeş'te, çocuklara Myanmar dilinde eğitim verecek yeterli sayıda öğretmen olmadığını ifade etti.

Çok sayıda öğrenci için ayrılmış sınıf ya da alanları olmadığını belirten Rahman, Arakanlı Müslüman mültecilerin ülkelerine güvenli bir şekilde geri dönene kadar kamplardaki sınırlı teknik ve mesleki eğitimleri sağlamaya devam edeceklerini vurguladı.

- Çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmişti

Myanmar'ın Arakan eyaletinde 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.

Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.

BM'ye göre, Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 900 bine ulaştı.

Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtlamıştı.

BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti, "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.