Pollard Pazar günü İsrail haber sevisi KAN'a verdiği demeçte, "Şu anda yalnızca kendi halkımız nezdinde değil, düşmanlarımız nezdinde de güvenilirliği yeniden tesis etmek hükümete bağlı ve bunun yapılabilmesi için Huvara'nın yok edilmesi gerekiyor," dedi.

Eski ajan, geçen hafta öldürülen iki Yahudi kardeşin mezarını ziyaret ettiği sırada, "Bu mezarlarda iki muhteşem adam yatıyor. Bu iki adam Huvara'da öldürüldü. Hükümet bu kasabaya karşı önlem almalı," ifadelerini kullandı.

Sözlerine tehditlerle devam eden Pollard, "Düşmanlarımızın ancak kesin misillemeden anladığını anlamalıyız. Bu iki adamın ölümünü kutlayan ve onları öldüren teröristi saklayan nefret köyü cezalandırılmalıdır," dedi.

Bu tehditler, bakanlar ve Knesset üyeleri de dahil olmak üzere İsrailli yetkilerin Huvara kasabası hakkındaki düşünceleriyle paralellik taşıyor.

Hükümete güvenmediğini belirten eski ajan gerilimin yüksek dozda olduğu bölgede yerleşimcileri provoke etmeye çalıştı. Pollard, "Hükümete değil insanlara güveniyorum, toprağa ve tanrıya güveniyorum," sözlerini kullandı.

26 Şubat Pazar gecesi, devlet destekli yüzlerce İsrailli yerleşimci, işgal altındaki Batı Şeria'daki Nablus Valiliği'nde, Huvara kasabası ve  yakındaki köyler de dahil olmak üzere Filistinlilere karşı çeşitli saldırılar düzenledi. 

Yerleşimciler düzinelerce Filistinlinin arabasını, evini ve meyve bahçesini ateşe verdi. Gözü dönmüş yobaz Yahudi yerleşimciler Filistinlilere metal çubuklar ve taşlarla fiziksel saldırıda bulundu.

 Kaynak: Daily Ummah