Hamas'tan, İsrail güçlerinin alıkoyduğu Filistinlilerin sorgu merkezlerinde hayatını kaybetmesine ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, "İsrail medyasının, Gazze'de alıkonulan 27 Filistinlinin işkence, kötü muamele ve en temel haklardan mahrum bırakılarak öldürüldüğünü doğrulaması, alıkonulan Filistinlilerin işgalci İsrail hapishanelerinde maruz kaldığı suçların, ihlallerin ve vahşetin boyutunun bir başka kanıtıdır." ifadesi kullanıldı.
İsrail suçlarının araştırılması çağrısı yapılan açıklamada, Filistinlilerin işkence altında öldürülmesine ilişkin, "Bu, uluslararası insan hakları kurumlarının soruşturması gereken bir savaş suçudur." ifadesine yer verildi.
Açıklamada, İsrail'in, alıkoyduğu Filistinlilerin sayıları ve durumlarını kasıtlı olarak gizli tuttuğu ve bilgi vermekten kaçındığı vurgulandı.
Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nden, alıkonulan Filistinlilerin sayısı ve durumlarına ilişkin bilgi edinmek için hukuki ve insani rolünü yerine getirmesi talep edildi.
İsrail medyası işkence altında 27 Filistinlinin öldüğünü duyurmuştu
İsrail'deki Haaretz gazetesi, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana alıkoyduğu Gazzelilerden 27'sinin askeri tesislerde öldüğünü, birçoğunun ise dayak, kötü muamele ve tacize maruz kaldığını yazmıştı.
Gazetenin haberinde, İsrail güçlerinin alıkoyduğu Gazzelilerin "Sde Teiman" ve "Anatot" isimli askeri tesislerde veya İsrail sınırlarında gerçekleştirilen sorgulamalar sırasında öldüğü belirtilmişti.
1 Mart itibarıyla 793 Gazzelinin İsrail cezaevlerinde alıkonulduğu ve bu sayıya askeri tesislerde tutulan bilinmeyen sayıdaki Gazzelilerin dahil olmadığı kaydedilmişti.
Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) dün yayınlanan raporunda, İsrail'in gözaltı merkezlerinde tutulan Filistinlilerin dayak ve cinsel saldırı gibi çok kötü muamelelere maruz kaldıkları bildirilmişti.
Raporda bildirilen kötü muamele yöntemleri arasında, dayak, tutuklulara ve ailelerine zarar verme tehditleri, köpek saldırıları, kişinin onuruna hakaret ve aşağılama, su, yemek, uyku ve tuvaletten mahrum bırakma, alıkonulanların üzerine idrar yapma gibi davranışların yer aldığı kaydedilmişti.