Vakıflar ve İrşad Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, 2 Aralık'ta cuma namazı sırasında camiye el bombasıyla düzenlenen saldırı başta olmak üzere Husilerin, ülkedeki camilere yönelik saldırıları kınandı.
Açıklamada, saldırılar "terör saldırısı ve korkakça katliam" olarak nitelendirildi.
Bakanlık açıklamasında, "İslami kurum ve kuruluşları bu iğrenç katliamı kınamaya ve bu korkakça terör eylemine karşı sağlam bir tavır almaya çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
"Camilere yapılan saldırılar, Husilerin, devlete karşı isyanın başlangıcından bu yana ibadethaneler ve Kur'an-ı Kerim öğretim merkezlerini etkileyen bir dizi bombalama ve ihlalinin bir uzantısıdır." ifadelerine yer verilen açıklamada, "İran destekli Husi milislerin, kan dökmekten imtina etmediği, kutsal değerlere de saygı göstermediği" vurgulandı.
Yemen'in doğusundaki Hadramevt vilayetinde 2 Aralık'ta cuma namazı sırasında camiye el bombasıyla düzenlenen saldırı sonucu 5 kişi ölmüş, 20 kişi yaralanmıştı.
Aynı gün İran destekli Husi milisleri, Yemen'in Hudeyde vilayetinin güneyindeki Er-Ravn kasabasındaki camiyi İHA'yla hedef almıştı. Cuma namazı sırasında yapılan saldırı sonucu bir kişi hayatını kaybetmiş, 3 kişi yaralanmıştı.
8 yılda camilere ve ibadethanelere yönelik 3 bin 370 ihlal
Öte yandan Yemen Haklar ve Özgürlükler Ağı, Ocak 2015- Nisan 2022 tarihleri arasında Husilerin 14 vilayetteki camilere ve ibadethanelere yönelik ihlallerini içeren bir rapor yayımladı.
Raporda, söz konusu tarih aralığında Husiler tarafından camilere ve ibadethanelere yönelik 14 vilayette 3 bin 370 ihlalin gerçekleştirildiği ve bunların da belgelendiği belirtilerek, bunlardan direkt ve dolaylı olarak 109'unun vaiz ve imamlara yönelik "cinayet" olduğu aktarıldı.
İhlaller arasında "132 yaralama vakası, cami imamları, vaizler ile ibadet eden 376 kişinin kaçırılma ve zorla alıkonulmasının" yer aldığı ifade edilen raporda, 58 kişiye de ölüme varan işkence ve psikolojik baskının uygulandığı aktarıldı.
Raporda, Husilerin cami ve ibadet yerlerine düzenlediği saldırılar kınanarak, uluslararası toplumun, bu duruma sessiz kalmaması ve kurbanlarının çoğu sivillerden oluşan bu saldırılara ciddi bir tepki vermesi gerektiği ifade edildi.
Son olarak raporda, Birleşmiş Milletler ve insan hakları örgütlerine, bu suçları durdurmak için sorumluluk alma ve Husileri "terör listesine" dahil etmek için çaba gösterme çağrısında bulunuldu.
