ABD’nin arabuluculuğunda aylardır devam eden Suriye-İsrail güvenlik anlaşması görüşmeleri, İsrail’in Suriye’nin güneyindeki Süveyda vilayetine insani yardım koridoru açma isteği nedeniyle son anda tıkandı. Konuya yakın dört kaynak, iki ülkenin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu öncesinde anlaşmanın ana hatlarında uzlaşmaya çok yaklaştığını, ancak İsrail’in bu yeni talebinin süreci sekteye uğrattığını belirtti.

Anlaşmanın amacı, Temmuz ayında çatışmaların yaşandığı Süveyda’yı da kapsayan bir askerden arındırılmış bölge oluşturmak ve bölgede kalıcı bir barış ortamı sağlamaktı. İsrail, ülkede yaklaşık 120 bin Dürzi’nin yaşadığını ve bu topluluğun güvenliğini sağlama sorumluluğu olduğunu iddia ederek, Suriye’de Dürzileri koruma gerekçesiyle yasa dışı operasyonlar düzenledi.

Haaretz: İtalya Gazze’ye asker göndermeyi kabul etti
Haaretz: İtalya Gazze’ye asker göndermeyi kabul etti
İçeriği Görüntüle

Paris’teki önceki görüşmelerde İsrail’in Süveyda’ya kara yoluyla insani yardım ulaştırma talebi Suriye tarafından egemenlik ihlali olarak reddedilmişti. Ancak İsrail, bu talebini son aşamada yeniden gündeme getirdi. İsrailli yetkililer, bir Suriyeli kaynak ve Washington’daki bir yetkili, bu yeni talebin bu hafta bir anlaşma açıklanmasını engellediğini ifade etti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, Netanyahu’nun ofisi ve Suriye Dışişleri Bakanlığı, anlaşmanın detayları ve tıkanma noktalarıyla ilgili soruları yanıtsız bıraktı. ABD'nin Türkiye Büyükelçisi Tom Barrack, iki ülkenin “gerilimi azaltma anlaşması”na çok yaklaştığını, bu kapsamda İsrail’in saldırılarını durduracağını ve Suriye’nin sınır hattına ağır silah ve ekipman taşımayacağını söyledi. Ancak bir diplomat, ABD’nin kapsamlı bir güvenlik anlaşmasından daha dar kapsamlı bir “gerilimi azaltma” anlaşmasına yöneldiğini belirtti.

Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara ise New York’taki bir etkinlikte, İsrail’in görüşmeleri oyalamasından endişe duyduklarını dile getirdi. Şaraa, “İsrail’den korkuyoruz, endişeliyiz. Tersini söylemek doğru olmaz,” dedi. Suriye’den bir yetkili ise BM Genel Kurulu öncesi yapılan görüşmelerin olumlu geçtiğini, ancak bu hafta İsrailli yetkililerle yeni bir temas olmadığını aktardı.

Netanyahu ise BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Suriye’nin egemenliğine saygı gösteren ve bölgedeki azınlıkların güvenliğini sağlayan bir anlaşmaya varılabileceğine inandığını söyledi. İsrail Başbakanlık Ofisi ise, devam eden müzakerelerin İsrail’in çıkarlarının, özellikle de güneybatı Suriye’nin askerden arındırılması ve Suriye’deki Dürzilerin güvenliğinin sağlanması şartına bağlı olduğunu açıkladı.

Suriye ve İsrail, 1948’den bu yana düşman konumunda. 1974’te imzalanan bir anlaşma ile BM gözetiminde dar bir askerden arındırılmış bölge oluşturulmuştu. Ancak geçen yıl Suriye’deki rejim değişikliği sonrası İsrail, ülke genelinde askeri operasyonlarını artırdı ve güneyde asker konuşlandırdı. İsrail, Suriye Devlet Başkanı Şara’nın El Kaide geçmişini gerekçe göstererek açıkça karşıt bir tutum sergiliyor ve ABD’ye Suriye’nin zayıf ve merkeziyetsiz kalması için baskı yapıyor.

Aylardır süren görüşmelerde Suriye, 1974’teki anlaşmaya dönülmesini savundu. Şaraa, Eylül ortasında gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail’in Suriye hava sahasına ve toprak bütünlüğüne saygı göstermesi gerektiğini, ancak İsrail’in bu konuda taahhüt verip vermeyeceğinin belirsiz olduğunu söyledi. “Her an bir anlaşmaya varabiliriz, ama ardından yeni bir sorun çıkıyor: İsrail buna uyacak mı, uygulayacak mı? Bunu önümüzdeki süreçte göreceğiz,” dedi.

Daily Ummah