İrlanda Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin'in, ülkesinin UAD'de İsrail aleyhindeki "soykırım" davasına müdahil olacağını duyurduğu bildirildi.

Açıklamada, Martin'in, davada ortaya çıkan hukuki ve politik meselelerin analizi ve Güney Afrika dahil ortaklarla istişarenin ardından, UAD Statüsü'nün 63. Maddesi uyarınca, müdahil olma beyanı üzerinde çalışmaya başlamaları için yetkililere talimat verdiği belirtildi.

İsrail'e silah satışları İngiltere Parlamentosu önünde protesto edildi İsrail'e silah satışları İngiltere Parlamentosu önünde protesto edildi

Hükümetin onayını gerektirecek olan beyanın, Güney Afrika'nın bildirisini sunmasının ardından yapılmasının amaçlandığı ifade edilen açıklamada, bunun birkaç ay sürmesinin muhtemel olduğuna değinildi.

"Uluslararası insancıl hukuk kitlesel ölçekte ihlal ediliyor"

Açıklamada, konuya ilişkin değerlendirmelerine yer verilen Martin, şunları kaydetti:

"Mahkeme tarafından 26 Ocak'ta alınan geçici tedbir kararının ardından İrlanda hükümeti, Soykırım Sözleşmesi'nin hukuki analizi, mahkemenin geçici tedbir kararı ve diğer akit taraflarla yapılan istişareler temelinde, UAD'deki bu davaya müdahil olma beyanında bulunmayı acilen değerlendirme niyetini teyit etmiştir. Bu analiz ve istişare şimdi sonuçlandı. İrlanda davaya müdahil olacaktır."

Martin, UAD nezdindeki bir davaya üçüncü taraf olarak müdahil olmanın karmaşık bir konu ve nispeten nadir olduğunu daha önce de dile getirdiğini aktararak, 1948'den bu yana UAD'de Soykırım Sözleşmesi kapsamında sadece 4 devletlerarası davanın açıldığına işaret etti.

Bakan Martin, "İrlanda bunlardan biri olan Ukrayna-Rusya davasına müdahil olmuştur ve son 6 hafta boyunca titiz ve kapsamlı bir analiz ve istişare sürecinin ardından Güney Afrika-İsrail davasına da müdahil olmaya karar verdik." ifadelerini kullandı.

Soykırım yapılıp yapılmadığına karar vermenin mahkemenin görevi olduğunu vurgulayan Martin, "7 Ekim'de İsrail'de gördüklerimiz ve şu anda Gazze'de gördüklerimiz, uluslararası insancıl hukukun kitlesel ölçekte bariz şekilde ihlal edildiğini göstermektedir." ifadesine yer verdi.

UAD'de İsrail aleyhine açılan soykırım davası

Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023'te İsrail aleyhine UAD'de dava açmıştı.

Güney Afrika, Gazze'deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD'den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istedi ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11-12 Ocak'ta Lahey'deki Barış Sarayı’nda yapıldı.

Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail’in Soykırım Sözleşmesi'nin 2'nci maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi'nin 2'nci maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze’deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze’deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze'deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi'nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren 1 ayda alınan tüm tedbirler hakkında mahkemeye bir rapor sunmasına hükmetti.

Güney Afrika, İsrail'in Refah'a saldırı planı nedeniyle 13 Şubat'ta yeni tedbirlere hükmedilmesi talebinde bulunmuş, Divan ise 16 Şubat'taki kararında ek tedbir talebini reddederek, İsrail'in mevcut geçici tedbirleri derhal ve etkin şekilde uygulaması gerektiğini bildirmişti.