Gazze Şeridi’nde devam eden İsrail askeri operasyonları, bölgedeki sivillerin yaşamını ciddi şekilde tehdit etmeye devam ediyor. Son dönemde, İsrail güçlerinin kara operasyonlarında kullandığı askeri köpekler, özellikle masum sivillere yönelik ciddi saldırılar gerçekleştiriyor. Bu saldırılar, bölgede büyük korku ve panik yaratırken, uluslararası toplumun da tepkisini çekiyor.
İsrail askerlerinin köpekleri, gece devriyesi ve baskınlarda öncü olarak kullanıyor. Özellikle evlere, tünellere ve şüpheli alanlara yapılan baskınlarda köpekler, saldırganlıklarıyla sivillerin hayatını tehlikeye atıyor. Birçok vaka, köpeklerin ısırıkları sonucu ağır yaralanmalara ve ölümlere neden oldu. Gazze’de yaşanan bu olaylar, uluslararası insan hakları örgütleri tarafından da yakından takip ediliyor.
İngiltere merkezli The Guardian gazetesinin haberine göre, Euro-Med Human Rights Monitor, Ekim 2023’ten Haziran 2025’e kadar 146’dan fazla köpek saldırısı vakasını belgeledi. Bu saldırılar sonucunda üç Filistinli hayatını kaybetti, birçok kişi ise ağır yaralandı. Birçok hastane, köpek saldırıları nedeniyle ciddi yaralanmış sivillere ulaşmakta güçlük çekiyor ve bazen ölümler kaçınılmaz oluyor.
İnsan hakları örgütleri, köpeklerin gözetleme kameralarıyla donatıldığı ve baskınlar sırasında sivillere saldırmak üzere emredildiği iddialarını da gündeme getiriyor. Ayrıca, İsrail’in bu köpekleri tutuklulara ulaşmak ve bölgedeki hedefleri tespit etmek amacıyla kullandığı bildiriliyor. İsrail’in “Oketz” birimi tarafından eğitilen Belçika Malinois ve Alman Çoban Köpekleri, termal kameralar ve radyo vericileriyle donatılmış durumda.
Uluslararası tepkiler de artıyor. Avustralya Uluslararası Adalet Merkezi (ACIJ), İsrail’e yönelik yaptırım çağrısında bulunarak, bölgedeki saldırıların durdurulması ve sivillerin korunması gerektiğini vurguladı. Dünya genelinde birçok ülke ve kuruluş, İsrail’in uygulamalarını kınayarak, bölgedeki insani krizin derhal sona erdirilmesini talep ediyor.
Gazze’de yaşananlar, sadece yerel değil, küresel bir soruna dönüşmüş durumda. Sivillerin yaşam hakkı ve güvenliği öncelikli olmak üzere, uluslararası toplumun acil ve etkili adımlar atması gerekiyor. Bölgedeki çatışmaların sona ermesi ve barışın sağlanması, bölge halklarının temel talebi olmaya devam ediyor.





