İsrail ile İran arasındaki savaşın beşinci gününde, İsrail’in balistik füze savunma sistemleri kritik bir seviyeye ulaştı. Middle East Eye’a (MEE) konuşan ABD’li bir yetkili, İsrail’in füze savunma sistemlerine ait stoklarının hızla azaldığını ve bu durumun ABD’yi daha fazla destek sağlamaya zorladığını belirtti.
ABD ve İsrail’in ortak üretimi olan Arrow füze savunma sistemlerinin stoklarının yenilenmesi uzun süredir bir sorun olarak gündemdeydi. Eski ABD Savunma Bakanlığı yetkilisi Dan Caldwell, “Balistik füzeleri durdurmak için gereken türdeki önleyiciler pahalı ve seri üretimi zor.” diyerek bu durumun ciddiyetine dikkat çekti. İsrail’in, İran’ın önceki saldırılarında ve Husilere karşı yürüttüğü operasyonlarda önemli miktarda füze savunma sistemi kullandığı biliniyor.

İran’ın füze saldırıları
İsrail Başbakanlık Ofisi’ne göre, İran 13 Haziran’dan bu yana İsrail’e en az 370 balistik füze fırlattı. İsrail Hava Kuvvetleri, İran’ın yüzeyden yüzeye füze fırlatma kapasitesinin üçte birini imha ettiğini açıkladı. Ancak uzmanlar, İran’ın hâlâ önemli bir saldırı kapasitesine sahip olduğunu ve fırlatıcıların tükenme olasılığının, füzelerden daha büyük bir sorun olduğunu belirtiyor.
ABD’nin müdahalesi genişliyor
ABD, İsrail’in savunmasını desteklemek için bölgeye daha fazla askeri varlık konuşlandırıyor. USS Nimitz uçak gemisi Güney Çin Denizi’nden Orta Doğu’ya doğru ilerlerken, USS Carl Vinson bölgede konuşlanmış durumda. ABD ayrıca İsrail’de Terminal Yüksek İrtifa Alan Savunma (THAAD) ve Patriot füze savunma sistemlerini aktif olarak kullanıyor. ABD Donanması’na ait USS Arleigh Burke güdümlü füze destroyeri, İsrail’in savunmasına destek sağlamak için SM-3 hava savunma füzeleri ateşledi.
MEE’ye konuşan bir savunma yetkilisi, ABD’nin İsrail’in savunmasını desteklemek için “eş-savaşan” bir rol üstlendiğini ifade etti. Uzmanlara göre, ABD’nin bu aktif katılımı, İran ile doğrudan bir çatışma riskini artırabilir.
Kritik durum
İsrail’in hava üstünlüğü, İran’ın füze saldırılarına karşı avantaj sağlıyor olsa da, savunma sistemlerinin hızla tükenmesi, savaşın uzun vadeli sürdürülebilirliği konusunda ciddi endişeler yaratıyor.