Sonrasında Esed'in güvenlik güçleri halkın demokratik haklarına sahip olmayacaklarına karar verdi ve sivil göstericilere şiddet uygulayarak baskı yapmaya başladı. Sonuç olarak bir iç savaş patlak verdi ve ülkede kıyamet koptu.

2012'den bu yana Esed rejimi Suriyelileri katletmeye devam etti. Birleşmiş Milletler, çatışmaların başlamasından bu yana yaklaşık 600 bine yakın kişinin öldürüldüğünü söylüyor. 

Esed'in baş müttefiki İran, kendi menfaatleri için Suriye'de bir etniik temizlik yapıyor ve bir diğer müttefiki Rusya hava saldırılarıyla sivilleri öldürmeye devam ediyor.

İşte Suriye cumhurbaşkanının kendi halkına karşı işlediği suçlardan bazıları:

1- Esed 350 binden fazla Suriyeliyi öldürdü

Esed hakkında bilinmesi gereken en önemli şey, rejiminin çok sayıda insanı öldürmekten sorumlu olduğudur.

2022 yılında açıklanan verilere göre Esed rejimi 170 bine yakın muhalif ve 160 binden fazla sivili katletti. 

Bu sayının 22 binden fazlası çocuk ve 12 binden fazlası kadın.

Bunların yalnızca "doğrulanmış" rakamlar. Ölü sayısı muhtemelen bundan çok daha fazla. 

2- Binlerce kişi işkence gördü ve idam edildi

Suriye İnsan Hakları Ağı'na (SNHR) göre, 2011-2021 yılları arasında yaklaşık 15.000 kişi işkence nedeniyle öldü ve ölenlerin çoğu rejim güçlerinin elindeydi.
Yaklaşık yüzde 85'i rejim güçlerinin elinde olmak üzere en az 100 bin Suriyelinin ortadan kaybolduğu tahmin ediliyor. BM Soruşturma Komisyonu (COI) kadınlara, erkeklere ve 11 yaşından küçük kız ve erkek çocuklarına yönelik tecavüz, saldırı ve cinsel aşağılama da dahil olmak üzere devlet tesislerinde gözaltı sırasında uygulanan cinsel şiddet vakalarını belgeledi.

Suriye Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'ne göre ise Mart 2011 ile Mart 2022 arasında rejim hapishanelerinde tahmini 47 bin sivil öldürüldü.

3- İşkence "takımadasına" hapsedilmiş çocuklar

"İşkence takımadaları": İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Suriye güvenlik güçleri ve istihbarat ajanları tarafından sürdürülen geniş ve karmaşık işkence ve gözaltı ağını bu tabirle anlatmaktadır.

HRW'de Program ve Acil Durumlardan sorumlu müdür yardımcısı Anna Neistat, 2012'de "İşkence düzeyi, üzerinde çalıştığım diğer çatışmalarla karşılaştırılamaz" demişti.

Esed'in kiralık katilleri, işkence yaptıkları kişilerin yaşına bile bakmıyor. HRW'ye göre her beş tutukludan biri reşit değil.

Birleşmiş Milletler'in 2022'de yayımladığı rapora göre hapishanelerdeki tutuklu çocuk sayısı 700.

4- Kimyasal silah kullanımı

Esed'in işlemediği hiçbir savaş suçu yok. Ancak en acımasız ihlallerinden biri kimyasal silah kullanması. ABD'nin Suriye'yi vurmaya en çok yaklaştığı nokta, rejim tarafından inkar edilse de, 21 Ağustos 2013'te Esed güçleri tarafından sarin gazı bombası atıldığı zamandı.

Saldırıda 1.400'den fazla Suriyeli sivil öldü ve yüzlerce kişi de zehirlendi. Bu saldırı, kimyasal silah kullanımında bugüne kadar görülmemiş ölçekte bir saldırıydı.

Barack Obama, Esad'ın kendi halkına karşı kimyasal silah kullanması durumunda "kırmızı çizgiyi" aşmış olacağı konusunda bir uyarıda bulundu, ancak ABD herhangi bir askeri müdahalede de bulunmadı.

5- Yoğun nüfuslu sivil bölgelerde varil bombalarının kullanılması

Gözü dönen Esed, kimi öldürdüğünü umursamayacak bir seviyeye gelerek varil bombalarının kullanımına başvurdu. Varil bombaları, tüm bir şehri yok edebilecek kapasiteye sahip patlayıcılardır. Varil bombası atmanın ana fikri sivilleri katletmektir. Çünkü bu bombalar sivil ve askerler arasında bir ayrım yapmadan çok büyük katliama sebep olurlar.

Esed'in ordusu defalarca bu bombaları kullandı. Halep gibi yoğun nüfuslu şehirlerde insanların hayatını ve altyapı sistemlerini mahvetti.

Bu bombalardan hasar alan binalar 6 Şubat tarihinde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli ikiz depremlerde birçok kişiye mezar oldu. 6 bin kişinin hayatını kaybetme sebebi deprem mi yoksa Esed mi?

6- Hula Katliamı

Bir BM raporuna göre, Esed rejimi güçleri ve "Şabiha" (Arapça'da "hayaletler") olarak bilinen hükümet yanlısı acımasız milislere bağlı savaşçılar, Mayıs 2012'de 100'den fazla sivili öldürdü. Kurbanların yarısı çocuklardı. Silahlı adamların evleri gelişigüzel silahlarla taradığı ve ev ev dolaşıp içerideki erkekleri, kadınları ve çocukları öldürdüğüne dair haberler vardı.

Katliam, BM İnsan Hakları Konseyi'nde rejimin sivillere yönelik kasıtlı saldırılarından dolayı kınandı.

7- Gazetecileri hedef alıyor

Sınır Tanımayan Gazetecilere (RSF) göre El Nusra ve IŞİD gibi isyancı gruplar Suriye'nin "gazeteciler için dünyanın en tehlikeli ülkesi" haline gelmesinde büyük rol oynadı, ancak Esed rejiminde bu noktada katkısı yadsınamaz. Esed'in güçleri, çatışma süresince sürekli olarak gazetecileri tutukladı, hapse attı ve öldürdü.

Sunday Times'ın Amerikalı muhabiri Marie Colvin, savaşı takip ederken öldürülen gazeteciler arasındaydı. Rejim, Humus şehrinde kaldığı bir evi bombaladığında, tanınmış bir Fransız fotoğrafçı olan Remi Ochlik ile birlikte öldürüldü. 

Rejim, Türkiye'den de birçok gazeteciyi tutuklamıştı.

8- Milyonlarca Suriyeli mülteci

Aralık 2022 itibarıyla en az 13 milyon Suriyeli yerinden edilmiş ve 6,7 milyon mülteci Suriye'den kaçmak zorunda kaldı.

Baas rejimi ve güvenlik birimleri, ülkelerine geri gönderilen çok sayıda mülteciyi tutukladı ve onlara işkence yaptı. Yaklaşık 12 milyon Suriyeli ciddi gıda güvensizliği koşullarında yaşıyor.

Beşar Esad'ın 2018'de çıkardığı 10 sayılı Kanun, devletin yerinden edilmiş Suriyelilerin ve mültecilerin mülklerine el koymasına olanak sağladı ve rejim tarafından hedef alınma korkusuyla mültecilerin geri dönüşünü zorlaştırdı. Suriye içinde yerinden edilmiş kişiler ve komşu ülkelerdeki Suriyeli mültecilere insani yardım büyük ölçüde BMMYK aracılığıyla planlanmaktadır.

2,5 milyon Suriyeli komşu ülkeler Türkiye, Lübnan, Ürdün ve Irak'a kaçtı. Ülke içinde yerinden edilmiş 6,5 milyon kişi de Suriye'de kaldı.

,Kaynak: Daily Ummah