Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremlerin Esed rejiminin kontrolü altındaki bölgelerdeki yansımaları, olaydan yaklaşık iki hafta sonra büyük ölçüde ortaya çıkmaya ve felaketin dehşetinden kurtulanlar üstünle baskı yaratmaya başladı.

Bu krizlerden ilki, Lazkiye genelinde okul sektörü ile ilgiliydi. Zira son on yıldır diğer şehirlerden on binlerce ailenin Lazkiye’ye göç etmesiyle, şehirdeki okullar büyük bir öğrenci yoğunluğuna tanık oluyordu. Depremin etkileri Lazkiye okullarını iki açıdan etkiledi. Bunlardan birincisi okulların depremlerde zarar görmesi, ikincisi ise okulların depremzedeler için sığınma merkezlerine dönüşmesiydi. Bu durum, ebeveynleri çocukların eğitimi için alternatifler aramaya sevk etti.

Lazkiye Eğitim Müdürü Umran Ebu Halil Alman haber ajansı DPA’ya “Lazkiye’deki okul sayısı bin 200. Güvenlik komiteleri bunların çoğunu inceledi. 250 okulda çeşitli hasarların olduğu tespit edildi. Ciddi hasar görmüş ve yıkılması gereken 100’den fazla okul var. Lazkiye’deki çok sayıda okulun 40 yıldan uzun bir süre önce inşa edildiği ve bunun yapısal durumlarını etkilediği düşünüldüğünde, okul hasar yüzdesi oldu” ifadelerini kullandı. Eğitim Müdürü “Lazkiye vilayetindeki okullarda 268 binden fazla öğrenci bulunuyor. Okullardaki aşırı kalabalık sonucunda Lazkiye okullarının yaklaşık yüzde 75’i sabah ve akşam olarak iki vardiyalı eğitim sistemini benimsiyor” açıklamasında bulundu.

Ebu Halil “Tüm uluslararası kurum ve kuruluşları depremden etkilenen bölgelerdeki eğitim sektörüne acil yardım sağlamaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı.

Ebu Halil “100 binden fazla insan evsiz kaldıktan sonra sığınma merkezlerine dönüştürülmüş 22 okulla gitmekten başka çareleri kalmadı. Bu, eğitim süreci üzerinde baskı anlamına geliyor çünkü okullar öğretim sürecinin dışında kalıyor. Bazı mahallelerde veya köylerde tüm okulların sığınma merkezlerine dönüştürülmesinin ardından eğitim verecek bir yer kalmadı” dedi.

Söz konusu durum, özellikle okulların kapanması ve açık olan okulların aşırı kalabalık olması nedeniyle halkı endişeye sevk etti. Bunun sonucunda, özellikle kırsal kesimde evleri olan şehir sakinleri, çocuklarının eğitimini korumak için evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Lazkiye’nin kuzeybatısında bir mahallede yaşayan bir Hüsam Hasan “Lazkiye Eğitim Müdürlüğü’nün yeniden açılacağını duyurduğu okulların listesine göre, çocuklarımın gittiği iki okul bulunmuyor. Okullardan biri depremde hasar gördü, ikincisi de depremzedeler için bir sığınma merkezi haline getirildi. Bu durum, çocuklarımın okula devam etmesi için hayatımızın düzenini değiştirecek. Binlerce velinin durumu aynı. Şehir içinde bir okula nakledilmeleri durumunda, maaşımın yarısı varan bir maddi yüke katlanmak zorunda kalacağım” dedi.

Hasan, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ve Suriye’ye yardım sağlayan ülkelere, yıkılan ve zarar gören okulların yeniden inşası için acil yardım çağrısında bulunurken, eğitimin ülkenin geleceği olduğunu vurguladı.

Mazen Ahmed, ortaokul ve lise yaşlarında çocukları olduğunu ve okullarda aşırı kalabalığın olduğunu belirtti. Ayrıca “Öğrencilerin okullara sığması zorlaştı. Bu yüzden Lazkiye’ye yaklaşık 25 kilometre uzaklıktaki köyüme taşınmak istiyorum ancak bu da benim için günlük ulaşım yüküne yol açıyor” ifadelerini kullandı.

Hemmam Ali depremin etkilerinden bahsederken “Doğrudan herkesi etkiledi. Yüzlerce okul yıkıldı veya çeşitli derecelerde hasar aldı. İnşaat ve bakım süreci bu yıl bitmeden tamamlanmayabilir, bu da çocuklarımız için koca bir eğitim yılını kaybetmek anlamına geliyor” ifadelerine yer verdi.

Tişrin Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aziz Esad, Suriyeli yetkililere göç eden kişiler için yer bulma, okulları derhal boşaltma ve okulların restorasyon sürecine önem verme çağrısında bulundu.

Esad DPA’ya verdiği röportajda şu ifadelere yer verdi:

“Lazkiye şehrinin güneydoğusundaki Istamo köyünde yaşıyorum. 13 binanın can kaybı ve yaralanmalara neden olarak yıkılmasına tanık oldum. Binaların yüzde 70’i güvenli değil, köydeki tek okul sığınma merkezi haline getirildi. Suriye’ye gelen yardımlardan bahsetmedim bile. Biz bir yardım görmedik, az miktarda bir yardım Suriye Kızılayı tarafından dağıtılıyor. Öğrencilerin okullarına dönemlerini istiyoruz.”

Suriye Eğitim Bakanı Darem Tabbaa, depremin ilk gününde hasar gören okul sayısının 248’e ulaştığını, Halep’de 71, Lazkiye’De 50, Hama’de 27, Tartus’da 99 ve İdlib kırsalında bir okulun zarar gördüğünü açıklamıştı.

Eğitim Bakanlığı Planlama ve Uluslararası İşbirliği Direktörü, birkaç gün önce Suriye rejimi tarafından kontrol edilen bölgelerde depremde hasar gören okul sayısının bin 400’ü geçtiğini açıkladı.

Kaynak: Şarku'l Avsat