Kanal 13 televizyonunun aktardığına göre, Diskin, Tel Aviv Üniversitesine bağlı İsrail Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsünün (INSS) düzenlediği bir konferansta, Netanyahu öncülüğündeki hükümetin aşırı sağcı politikalarına ve Yahudi yerleşimcilerin 26 Şubat’ta Nablus'un güneyindeki Huvvara beldesinde giriştiği toplu saldırılara ilişkin konuştu.

İsrail'de 2005-2011 yıllarında Şin-Bet'in başkanlığını yapan Diskin, Huvvara'daki Yahudi yerleşimcilerin Filistinlilere ait ev, işyeri ve araçları kundakladığı saldırıları “pogrom” olarak nitelendirerek, şunları söyledi:

“Kalbim, Yahudi isyancılar tarafından korkunç bir pogroma maruz kalan Huvvara sakinleriyle birlikte. Onlar (yerleşimciler) benim kardeşim değiller ve kardeşim olmayacaklar. Onlar bu milletin belası ve ülke için bir tehdit. Onlardan tüm gücümüzle hesap sormalıyız.”

Binyamin Netanyahu’nun, “tam sağcı hükümet” sloganıyla, aşırı sağcı ve aşırı dindar partilerle oluşturduğu hükümet koalisyonuna ilişkin, Diskin, “Bu zavallı hükümet, ulusal güvenliğimizi iki ay içinde en alt düzeye indirmeyi başardı. Bu tam bir sağcı hükümet değil, tam bir terörist hükümettir. Bu sefil hükümetimiz yüzünden birkaç hafta içinde bir iç savaşa girebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

Rusça kökenli "pogrom" kavramı, geçmişte Rus İmparatorluğu ve Nazi Almanyası dönemlerinde Yahudilere karşı gerçekleştirilen toplu saldırılar başta olmak üzere, toplumun bir kesimine yönelik organize saldırılarla ev ve mülklerin yakılıp yıkıldığı ırkçı baskınlar için kullanılıyor.

- Huvvara saldırıları ve hükümet karşıtı protestolar

İsrail askerleri 22 Şubat'ta işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyindeki Nablus'a birkaç noktadan baskın düzenlemiş ve bunu protesto eden Filistinlilere gerçek mermiyle müdahalede bulunmuştu. Olayda biri çocuk, ikisi yaşlı, 11 Filistinli hayatını kaybetmişti.

Batı Şeria'nın kuzeyindeki Huvvara beldesinde pazar günü iki Yahudi yerleşimcinin silahlı saldırıda öldürülmesinin ardından da yüzlerce fanatik Yahudi, İsrail ordusunun gözetiminde Huvvara'ya gelerek Filistinlilere karşı toplu intikam saldırıları düzenlemişti. Yerleşimciler, beldede onlarca evi ve arabayı kundaklamış, Filistinlilere saldırmış ve 1 kişiyi öldürmüştü.

İsrail'in görevdeki aşırı sağcı koalisyon hükümeti, Huvvara saldırıları nedeniyle, ülke dışından olduğu kadar İsrail içinde de pek çok kesimden tepki çekmişti.

Öte yandan İsrail, son haftalarda, Netanyahu hükümetinin Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran ve yargının hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan tartışmalı yargı düzenlemesine karşı kitlesel protestolara sahne oluyor.

Başta Tel Aviv olmak üzere ülke genelinde yüz binlerce İsraillinin katıldığı, başlıca cumartesi günleri düzenlenen protestolar sekizinci haftayı geride bıraktı.