Filistinli yazar Musab Ebu Taha, dünya genelinde basın özgürlüğü adına yapılan gösterilerin ikiyüzlülüğünü ortaya koydu. 2015 yılında Paris’te düzenlenen yürüyüşte, aralarında İsrail Başbakanı Netanyahu’nun da bulunduğu dünya liderleri, Charlie Hebdo saldırısının ardından sözde basın özgürlüğünü savunmuştu. Ancak Ebu Taha, bu liderlerin aynı zamanda Gazze’de gazetecilerin öldürülmesinden sorumlu olduklarını belirtiyor.
Ebu Taha, Gazze’de 220’den fazla gazetecinin hayatını kaybetmesine rağmen, dünya genelinde hiçbir dayanışma yürüyüşü veya protesto düzenlenmediğine dikkat çekti. "Ne aileleriyle dayanışma yürüyüşü var, ne savaş suçlarına karşı küresel bir haykırış, ne de çocukları, eşleriyle birlikte evlerinde katledilen gazeteciler için protestolar." diyen yazar, bu durumu insanlık adına bir utanç olarak nitelendirdi.
Özellikle Şirin Ebu Akile’nin öldürülmesinin ardından bile dünya genelinde yeterli bir tepki verilmediğini vurgulayan Ebu Taha, "Bu dünya işgal altında — ikiyüzlülükle, seçici öfkeyle, sessizlikle..." ifadelerini kullandı. Gazetecilerin öldürülmesi ve buna karşı verilen tepkisizlik, Ebu Taha’nın da belirttiği gibi, uluslararası toplumun ikiyüzlü tutumunu gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, Ebu Taha'nın eleştirileri, medya özgürlüğünün korunması ve gazetecilerin güvenliğinin sağlanması adına atılması gereken adımların aciliyetini bir kez daha hatırlatıyor. Gazze’de yaşanan bu trajedinin arka planında yatan sessizlik, dünya genelinde insan hakları ve özgürlükler konusundaki çifte standartları gözler önüne seriyor.
