Londra'nın casuslukla suçlanan 61 yaşındaki Alireza Akbari'nin idamına yönelik eleştirilerine yanıt olarak İran, Prens Harry’nin kısa süre önce çıkan Spare adlı kitabında 25 Taliban askerini öldürdüğünü kabul etmesinin ardından İngiltere'nin insan hakları konusunda 'vaaz verecek konumda olmadığını' açıkladı.

"KENDİNİ İRAN REJİMİ İÇİN PROPOGANDA ARACI HALİNE GETİRDİ"

Konuya ilişkin açıklama yapan bir İngiliz komutan, Prens Harry'nin "kendisini Tahran rejimi için bir yem haline getirdiğini" söylerken, Afganistan'da görev yapan bir albay ise prensten İran'ın açıklamaları için sorumluluk almasını istedi.

"HER ZAMAN APTAL BİR ÇOCUKTU"

İngiltere’nin eski Birinci Deniz Lordu Amiral Lord West, "Harry, her zaman ne söylediğini bilmeyen aptal bir çocuktu ama onun yaptıklarının İran'ın yaptıklarıyla eşdeğer kabul edilemez” diye konuştu.

'YORUMLARININ İSTİSTİSMAR EDİLMESİ İLE GÜÇLENECEK'

Afganistan'daki eski bir İngiliz askeri komutanı olan Albay Richard Kemp ise şunları söyledi: "Harry, cani İran rejiminin propaganda makinesine prim vermesinin tüm sorumluluğunu üstlenmeli. Tüm düzgün insanlar İran'ın yalanlarını reddedecek olsa da, onların destekçilerinin çoğu, Prens Harry'nin yorumlarının istismar edilmesi ile güçlenecek.'

PROPAGANDA AMAÇLI KULLANILIYOR

Eski Kraliyet Donanması komutanı Tuğamiral Chris Parry de prensin etkili bir şekilde kendisini Tahran rejimi için bir araç haline getirdiğini öne sürerek Kemp ile aynı fikirde olduğunu belirtti: “İranlılar onu propaganda amaçlı kullanıyor. Prens Harry'nin saçma sözlerine rağmen, savaşta muhariplerin yasal olarak öldürülmesi ile diktatörlük rejimi tarafından gerçekleştirilen göstermelik yargılama ve siyasi cinayet arasında çok büyük farklar vardır" dedi.

25 TALİBAN ASKERİNİ ÖLDÜRDÜĞÜNÜ AÇIKLADI

Diğer taraftan Prens Harry kitabında, pek çok eski meslektaşı ve askeri komutanın hayal kırıklığına uğramasına rağmen, Afganistan’daki savaşta yaptıklarını anlatmayı seçti. Ayrıca Taliban militanlarını savaş alanında insan gibi görmediğini belirterek, onları insanlardan çok "tahtadan" çıkarılması gereken "satranç taşları" olarak düşündüğünü ifade etti.

Yeni Şafak