İsrail'de Yüksek Mahkeme, Mayıs ayında Gazze'de yaşanan çatışmaları tetikleyen gerilimin odak noktası olan Kudüs'teki Şeyh Cerrah mahallesi hakkında karar veremedi ve duruşma ertelendi.

Uzun süredir beklenen duruşmada, 70'ten fazla Filistinli ailenin, Şeyh Cerrah'taki evlerini tahliye etme emrine karşı yaptıkları temyiz başvurusunun karar bağlanması bekleniyordu.

Yüksek Mahkeme'nin üç saat süren duruşmasında, yargıçlar Filistinli ailelerin, evlerin bulunduğu arsaların Yahudi yerleşimcilerin örgütüne ait olduğunu kabul etmeleri karşılığında, istedikleri kadar bu evlerde kalabilecekleri "korumalı kiracılık" çözümü önerdi. Filistinli ailelerin avukatlarına bu evlerde yaşayanların isimlerinin bulunduğu bir liste sunması için bir hafta süre verildi.

Alt mahkemeler, ailelerin on yıllardır yaşadıkları evlerin arsalarının Yahudi sahiplere ait olduklarına hükmetmişti.

Tahliye kararının çıkmasının ardından, İsrail polisi ve kararı protesto eden Filistinliler arasında çatışmalara yol açmıştı. Gazze'yi yöneten Hamas İsrail'in Şeyh Cerrah'taki "tacizine" misilleme olarak Kudüs'e roketler fırlatmıştı.

Devamında 11 gün süren çatışmalarda Birleşmiş Milletler'e göre (BM) göre Gazze'de en az 256 kişi, İsrail'de ise 13 kişi hayatını kaybetti. Çatışmalar ateşkesle sona erdi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri, İsrail'e Şeyh Cerrah'taki tahliyeleri gerçekleştirmeme çağrısı yaptı.

Komiserlikten yapılan açıklamada, Filistinliler'in Yahudi yerleşimcilerle yerlerinden edilmesinin uluslararası hukuka göre savaş suçu olduğu hatırlatıldı.

İsrail, Kudüs'ü 1967 savaşında işgal etmiş ve daha sonra da ilhak etmişti.

İsrail, Kudüs'ü işgal altında toprak olarak görmüyor ve kentin tümünün başkent olduğunu söylüyor. Bu iddia uluslararası toplumun büyük kesimi tarafından kabul görmüyor.

İsrail yönetimi Şeyh Cerrah sorununun bir devlet meselesi değil, mahkeme kararlarına tabi bir emlak anlaşmazlığı olduğunu söylüyor.

Bugünkü Yüksek Mahkeme duruşması, arsaların kayıtlı Yahudi sahiplerinin Filistinli mahalle sakinlerini kiralarını ödemedikleri gerekçesiyle tahliye edilmesi talebiyle başlayan ve neredeyse 30 yıl süren hukuk mücadelesinin son perdesiydi.

Filistinliler mülklerin asıl sahiplerinin kendileri olduklarını ve Ürdün'ün 1948'de bölgeyi işgal etmesinden sonra bu hakkın kendilerine verildiğini söylüyorlar.

Filistinlilerin iddiası geçen yıl Kudüs'teki bir mahkeme tarafından reddedilmiş ve tahliye emri haklı bulunmuştu.

Filistinliler davayı, İsrailli yerleşimcilerin Filistinlilerin gelecekteki devletlerinin başkenti yapmayı umdukları Kudüs'te Filistinlilere ait evleri ele geçirme kampanyasının bir parçası olduğunu söylüyor.

2003'te Şeyh Cerrah'ta üzerlerinde evlerinin bulunduğu arsalar, bölgeyi Yahudi yerleşimcilere açmayı amaçlayan bir Yahudi kuruluşu tarafından satın alınmıştı.

Kaynak: BBC Türkçe