Suriye'nin kuzeybatısında yer alan İdlib'deki Genel Emniyet İdaresi, ‘Suriye rejimi ve Rusya bağlantılı bir terör hücresi’ üyelerini geçtiğimiz cumartesi günü tutuklayarak terörist eylemleri gerçekleştirmelerinin engellendiğini açıkladı.

İdlib Genel Emniyet İdaresi Sözcüsü Ziya el-Ömer, pazar günü yaptığı açıklamada, şunları söyledi:

“Genel Emniyet İdaresi birkaç gün önce Suriye rejimi ve Rusya ile bağlantılı, Suriye'nin kuzeyinde faaliyet gösteren, bombalı saldırılar ve suikastlar düzenlemeyi planlayan bir terör hücresinin üyelerini tutuklamayı başardı. İkisi kadın 8 kişinin yer aldığı hücrenin Suriye rejimi ve Rusya adına saldırılar düzenlemek üzere muhalif gruplara ait askeri bölgelerin yerlerini belirledikleri tespit edildi. Tutuklanan hücrenin üyeleri üzerinde bombalı saldırıda kullanılmak üzere cep telefonları ve suikastlara yönelik silahlar bulundu. Bu kişiler ilk sorgularında bombalı saldırılara karıştıklarını itiraf ettiler. Terör hücresinin üyeleri ayrıca Suriye rejimine muhalif grupların ve Türkiye’nin İdlib'deki askeri üslerinin konumlarının yanı sıra bölgede hayati öneme sahip noktaların da resimlerini ve koordinatlarını verdiklerini itiraf ettiler. Bu bölgelerin çoğu Rusya’nın savaş uçakları tarafından son dönemde hedef alındı. Söz konusu  noktalar arasında İdlib'in batı kırsalındaki Hafsarga beldesinde bulunan mermer ve taş üretimi için bir kesim fabrikası da bulunuyordu. Rusya Hava Kuvvetleri, hücre üyelerinden birinin fabrikayı askeri karargah olarak tanımlaması sonucu hedef aldı. Bombardımanda bir sivil öldü, bir diğeri yaralandı.”

Hücre üyelerinin patlayıcıların taşınması ve yerleştirilmesine karıştıklarına dair kanıtlar olduğunu belirten Ömer, “Hücreye birkaç kadın üye kazandırılarak işgalci Rusya adına belli noktaları izlemek, fotoğraflamak ve bilgi toplamakla görevlendirildiler” dedi. Ömer, hücre üyelerinin ayrıca sivillere yönelik bir saldırı için İdlib şehrinin bir mahallesine patlayıcı yüklü bir motosiklet park ettiklerini de sözlerine ekledi.

Ömer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hücre üyeleri, Suriye rejimi ve işgalci Rusya’nın talimatıyla Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) konvoylarının Suriye içindeki hareketlerini, konuşlandıkları noktaları izleyerek görüntüleri kaydettiler. Ancak hücre üyelerinin tutuklanmasıyla terörist eylemlerini gerçekleştirmeleri engellendi. Rejim, mücahitleri ve faaliyetlerini baltalamak amacıyla karargahlarını izleyerek ve bazı terör eylemleri girişimlerinde bulunarak kurtarılmış bölgenin güvenliği istikrarsızlaştırmaya ve kaosu yaymaya ve böylece başlattığı uzlaşı projesinin genişletmeye çalışıyor.”

Ömer ayrıca İdlib Genel Emniyet İdaresi’nin 10 Aralıkta, Suriye rejimine bağlı bir hücrenin rejim bölgelerinden Suriye’nin batısındaki İdlib ve Halep kırsalına getirdiği büyük miktarlardaki uyuşturucu maddelere (Captagon hapları ve haşhaş)  el koyduğunu, hücre üyelerinin tutuklandığını ve ele geçirilen uyuşturucunun imha edildiğini de açıkladı.

Ömer’in aktardığına göre operasyon, uyuşturucu ticaretiyle mücadele faaliyetiyle ilgili dosyada, Suriye rejimi ve müttefiki Hizbullah'ın 4. Tümen subayları ve bazı tüccarlar ile yapılan iş birliğiyle Halep'in kuzey kırsalına kaçak yollardan aralarında metamfetaminin de olduğu bir miktar uyuşturucu soktuğuna dair istihbaratın alınmasının ardından gerçekleştirildi.

Ömer, açıklamasına şunları ekledi:

“İdlib Genel Emniyet İdaresi, uyuşturucu tacirleri, yanlarındaki yüklü miktardaki uyuşturucu ile İdlib bölgesine giriş yaptıktan sonra İdlib, Sarmada, Cisr es-Sugur ve el-Dana’nın birçok bölgesini kapsayan ve günlerce süren kapsamlı bir operasyon gerçekleştirdi.  Operasyonda çok sayıda uyuşturucu taciri tutuklanırken yanlarındaki büyük miktardaki uyuşturucu madde ve hap ele geçirildi.”

İdlib Genel Emniyet İdaresi daha önce kendisine ‘Ensarullah’ adını veren bir hücrenin 5 üyesini tutuklandığını duyurmuştu. İdlib Genel Emniyet İdaresi’nin açıklamasına göre DEAŞ terör örgütüyle doğrudan bağlantıları olduğu tespit edilen hücrenin üyeleri, Cebel ez-Zaviye bölgesindeki muhalif grupların üyelerini ve İdlib kırsalındaki Türk askerlerini hedef almak da dahil olmak üzere bölgede terör eylemleri gerçekleştiriyorlardı.

Kaynak: Şarku'l Avsat