Hasar, tarihi kalelerin dış duvarlarının tamamen veya kısmen çökmesinin ve arkeolojik alanların geleceğini tehdit eden çatlakların yanı sıra bazıları Orta Çağ’a kadar uzanan bazı kilise, cami ve müzelerin yapısının zarar görmesine kadar uzanıyor.

Selahaddin Kalesi’nin kulelerinden alarm sesi geldi ve bunlardan birisi çöktü diyen Hassun, “Her taşın ağırlığı en az bir ton. Kaleden vadiye doğru çöken herhangi bir parçanın yerine getirilmesi imkansız” dedi.

Hassun, çatlamış bir duvarın altından geçerken dikkatli olunması gerektiğini söylüyor. Daha sonra eliyle onuncu yüzyıla kadar uzanan ve birkaç dönemden izler taşıyan dev kalenin büyük çatlaklarına işaret ediyor. Hassun, “Kalede kaçınılmaz olarak çöküşler olacak. Hafif bir sarsıntı veya çatlaklara dolan yağmur suları bunları sebep olabilir” diye açıkladı.

Lazkiye kırsalında bulunan Selahaddin Kalesi, 55 dönümlük bir alana yayılmış ve 2006’dan beri Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Ayrıca 2013’ten beri Tehdit Altındaki Miras listesinde yer alan ülkenin en büyük beş arkeolojik kalesinden biri.

Çatışma sırasında önemli hasar gören Halep’in batısındaki el-Markab ve merkezindeki el-Hısn kalelerinin aksine Selahaddin Kalesi, savaşın yansımalarından etkilenmeden ayakta kalmıştı.

Şam’ın merkezindeki Ulusal Müze’de Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürü Nezir Ivad, etkilenen arkeolojik alanların haritasını inceliyor ve depremden en çok etkilenen Halep, İdlib, Lazkiye, Tartus, Humus ve Hama valiliklerinin etrafına kırmızı daireler çiziyor.

Ivad, “40’tan fazla hasarlı bölgeyi inceldik. En büyük hasar Halep Kalesi’nde ve eski kentteki kalelerde, binalarda, hanlarda, camilerde ve tarihi kiliselerde” dedi.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), etkilenen yerlere acil müdahale için öncelikler belirlemeye hazırlanırken ve ihtiyaç duyan bazı projelerin finansmanını incelerken zararın boyutunu değerlendirmek için hala çalışıyor.

Şarku'l Avsat