Tunus Cumhurbaşkanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Tunus'ta ırkçılık iddialarıyla ilgili yürütülen kampanyadan şaşkınlık duyulduğu" belirtildi.

Açıklamada, "Tunus, saygın bir Afrika ülkesidir ve bundan şeref duyuyoruz. Afrikalılar bizim kardeşimizdir. Tunus, Afrikalı kardeşlerinin maruz kaldığı insan kaçakçılığına tüm imkanlarıyla karşı koymuştur. Tunus, bu rezil olayla (insan kaçakçılığı) Afrikalıların kurban olmasını kabul etmemiştir ve etmeyecektir. " ifadelerine yer verildi.

Afrika ülkelerinden Tunus'a gelen öğrencilere oturum izni sağlanması konusunda kolaylık sağlanacağı ve bir yıl oturum izni verileceği kaydedilen açıklamada ayrıca, Afrikalılara oturum izninin 3 aydan 6 aya çıkarılacağı ve ülkelerine dönmek isteyen Afrikalıların diplomatik temsilcilikleriyle irtibata geçmeleri halinde kolaylık sağlanacağı bildirildi.

- Ne olmuştu?

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, 22 Şubat'ta yaptığı açıklamada, Sahra Altı Afrika ülkelerinden gelen düzensiz göçle "Tunus’un demografik yapısının değiştirilmesinin hedeflendiğini", bunun kontrol altına alınması için gerekli tedbirlerin uygulanması çağrısında bulunmuştu.

Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Başkanı Musa Faki Muhammed, 25 Şubat'ta yaptığı açıklamada, Tunus otoritesince yapılan söz konusu açıklamanın şiddetle kınandığını belirtmişti.

Tunus'un AfB üyesi olduğu hatırlatılan açıklamada, özellikle üyeler dahil tüm ülkelerin uluslararası hukuk kapsamında göçmenlere karşı yükümlülüklerini yerine getirmesi çağrısı yapılmıştı.

Said'in açıklamalarından sonra Tunus'ta Sahra Altı Afrika ülkelerinden gelen düzensiz göçmenlerle dayanışma amacıyla "ırkçılık karşıtı" yürüyüş düzenlenmişti. Başkent Tunus'ta sivil toplum kuruluşları ile Gazeteciler Sendikası'nın çağrısıyla sendika önünde toplanan binlerce kişi Habib Burgiba Caddesi'ne yürümüştü.

Her yıl binlerce Afrikalı düzensiz göçmen, daha iyi bir yaşam umuduyla Avrupa'ya ulaşmak için Tunus'a geliyor.

Uzun yıllar Tunus'ta göçmen mahallelerinde yaşayan Sahra Altı Afrika ülkelerinden gelen göçmenlerin bir kısmı Avrupa'ya ulaşmayı başarırken bir kısmı ise denizde can veriyor.