Son günlerde, İsrail'in Hamas'a karşı desteklediği yeni silahlı grupların ortaya çıkması, bölgedeki istikrarsızlığı artırıyor. Ynet haber kaynağı, İsrail'in iki yeni çeteyi finanse ettiğini ve bu grupların Filistin Yönetimi (PA) ile bağlantılı olduğunu öne sürdü. Bu grupların, Gazze Şeridi'nde, özellikle Han Yunus ve Gazze Şehri'nde faaliyet gösterdiği belirtiliyor.
Öte yandan, Yaser Abu Şebab liderliğindeki çetenin, insani yardım dağıtımında yaşanan kargaşadan yararlandığı ve İsrail güçleriyle iş birliği yaptığı iddia ediliyor. Netanyahu, bu durumu savunarak, “Gaza'daki Hamas’a karşı olan klanları kullandık... Bunun nesi yanlış?” şeklinde açıklamalarda bulundu. Netanyahu, bu stratejinin İsrail askerlerinin hayatını kurtardığını belirtti.
Ancak, Filistin Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre, İsrail güçleri son aylarda yardım dağıtım noktalarında en az 600 Filistinliyi öldürdü ve 4,000'den fazla kişiyi yaraladı. Haaretz gazetesi, İsrail ordusunun, tehdit oluşturmayan sivillere ateş açtığını ve bu durumun "hatalı ve hesaplanmamış" topçu ateşinden kaynaklandığını bildirdi.
Ayrıca, Filistin Yönetimi, ABD güvenlik kontratörlerinin de yardım almak için sırada bekleyen aç Filistinlilere gerçek mermiler ve ses bombalarıyla saldırdığını duyurdu.
Yasser Khanidak, Ynet'in haberinde kendisinin yeni bir çetenin lideri olarak gösterilmesine tepki gösterdi ve herhangi bir iş birliği iddiasını reddetti. Khanidak, desteklediği “direniş” ile Hamas ve diğer silahlı grupları kastettiğini ifade etti. Helles ailesi de, İsrail güçleriyle iş birliği yapan herhangi bir faaliyeti kınayarak, Ynet raporundan uzak durduklarını belirtti.
Hamas, Abu Şebab'ı ihanetle suçlayarak, 10 günlük bir süre içinde teslim olmasını talep etti. Bu gelişmeler, Gazze'deki insani durumu daha da karmaşık hale getiriyor ve uluslararası toplumun dikkatini çekiyor.
