Avrupa

İngiltere, Filistin devletini tanıma planını açıkladı

İngiltere, Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Filistin devletini tanımayı planladığını duyurdu.

Abone Ol

İngiltere hükümeti, yeni bir memorandum yayımlayarak, Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Filistin devletini tanıma niyetini açıkladı. Bu memorandumda, İngiltere'nin "1967 sınırları temelinde iki devletli çözüm" ilkesine bağlı olduğu ve "İşgal Altındaki Filistin Toprakları, Kudüs dahil, İsrail'in bir parçası olarak tanınmamaktadır." ifadesi yer aldı.

Filistin Yönetimi'ne destek

Belgede, Batı Şeria ve Gazze'nin "tek otorite altında yeniden birleştirilmesi" gerektiği vurgulandı. İngiltere, Filistin Yönetimi'nin Gazze'deki yönetim, güvenlik ve erken iyileşme süreçlerinde merkezi bir rol oynaması gerektiğine dikkat çekti. Daha önce İngiliz yetkililer, Hamas'ın silah bırakmasını ve Gazze'deki yönetimini sonlandırmasını talep etmişti.

İngiltere ve İsrail arasındaki uçurum

Bu adım, İngiltere ile İsrail politikaları arasında daha önce görülmemiş bir uçurum açıyor. İngiltere, iki İsrailli bakanı, "Filistin topluluklarına karşı şiddeti kışkırtmaları" nedeniyle yaptırıma tabi tuttu. İsrail parlamentosu, 23 Temmuz'da işgal altındaki Batı Şeria'nın ilhak edilmesini talep eden bağlayıcı olmayan bir karar aldı. Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamalarda ise, İngiltere'nin bu kararına sert bir tepki verildi. Netanyahu, "Starmer, Hamas'ın canavara benzer terörizmini ödüllendiriyor ve kurbanlarını cezalandırıyor." dedi.

Bu gelişmeler, Filistin devletinin tanınması yönünde önemli bir adım olarak görülüyor. Fransa'nın da benzer bir taahhütte bulunmasıyla birlikte, İngiltere ve Fransa G7 ülkeleri arasında Filistin'i tanıyan ilk ülkeler olma yolunda ilerliyor.

Ayrıca, memorandumda "Batı Şeria, Kudüs ve Gazze'de kapsayıcı genel seçimlerin en kısa zamanda yapılması" çağrısında bulunuluyor. Bu durum, Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkını ve bağımsız bir devlet kurma isteğini destekliyor.

İsrail Başbakanı Netanyahu, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından insanlığa karşı suçlar ve savaş suçları ile yargılanma tehdidi altındayken, bu gelişmelerin uluslararası ilişkilerde nasıl bir etki yaratacağı merak konusu.

daily ummah