Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda düzenlenen "Uluslararası Soykırım Suçu Mağdurlarını Anma ve Onur Günü" oturumunda Türkiye, küresel vicdana seslendi. Türkiye'nin BM Daimi Temsilciliği Müsteşarı Gülşah Cumurcu Kader, İkinci Dünya Savaşı ve Holokost'un ardından verilen "bir daha asla" sözünün hafızalarda yer ettiğini, ancak uluslararası toplumun bugün hala soykırıma varabilecek vahşetlere tanıklık ettiğini belirtti.
Kader, Gazze'de yaşananların, bu tür ağır uluslararası suçların tekrarlanmasını önlemenin ne denli acil bir ihtiyaç olduğunu gösteren "acı bir hatırlatıcı ve uyarı" olduğunu ifade etti.
Müsteşar Kader, 1948 Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nin önemine dikkat çekerek, küresel çapta ırkçılığın, yabancı düşmanlığının ve İslamofobinin arttığı bu dönemde sözleşmenin hiç olmadığı kadar kritik bir hale geldiğini vurguladı. Ayrıca, "soykırım" ifadesinin hukuki bir terim olduğunun altını çizen Kader, bu kavramın iç siyasi amaçlarla uluslararası hukuka aykırı şekilde kullanılmasından kaçınılması gerektiği uyarısında bulundu.
"Cezasızlık failleri cesaretlendiriyor"
Uluslararası mahkemelerin kararlarına saygı gösterilmesi gerektiğini belirten Kader, Gazze'de tanık olunan ağır hukuk ihlallerinin cezasız kalmaması gerektiğini savundu. Cezasızlığın failleri vahşetlerini sürdürmeye teşvik edeceğini belirten Türk yetkilisi, "Aksi takdirde 'bir daha asla' vaadimizi yerine getirme çabalarımız sekteye uğrayacaktır" diye konuştu.
Kader, soykırım mağdurlarını onurlandırmanın en iyi yolunun bu suçu önlemek için eylemleri artırmak olduğunu belirterek, Türkiye'nin küresel çabalara bağlılığını teyit etti.
