Bölge, 7 Ekim 2023'te Filistin direnişi tarafından başlatılan "Aksa Tufanı" operasyonunun ardından tarihinin en çalkantılı dönemlerinden birini yaşıyor. Operasyon, İsrail'e karşı derin bir stratejik darbe indirirken, etkileri yalnızca Filistin-İsrail sınırını aşarak tüm bölgeye yayıldı. Uzmanlar, bu gelişmenin bölgesel dengeleri yeniden şekillendirdiğini ve geniş çaplı bir çatışmanın habercisi olduğunu belirtiyor.
İsrail'in stratejik çıkmazı
Siyasi analist Hazem Iyad, "Aksa Tufanı"nın İsrail'i derin bir stratejik çıkmaza sürüklediğini ve bu çıkmazdan kurtulmak için İsrail'in sürekli bir tırmanış stratejisi izlediğini ifade etti. Iyad, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarının, 7 Ekim'in yarattığı şoktan kurtulma çabası olduğunu belirterek, "Bu saldırılar, İsrail'in bölgesel ve uluslararası alanda dengeyi yeniden kurma girişimidir." dedi.
Iyad ayrıca, İsrail'in bu süreçte içeride de ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu vurguladı. Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki sağcı hükümetin, iç siyasi baskıları hafifletmek için bölgesel bir zafer arayışında olduğunu ancak bu girişimlerin İsrail'i daha büyük krizlere sürüklediğini söyledi.
Çatışmanın bölgesel boyutu
Filistinli analist İbrahim Medhun, "Aksa Tufanı" operasyonunun sadece bir Filistin direnişi olmadığını, aynı zamanda bölgesel bir özgürlük mücadelesinin başlangıcı olduğunu ifade etti. Medhun, operasyonun, başta Lübnan, Suriye ve Yemen olmak üzere birçok bölgesel aktörü çatışmaya dahil ettiğini belirtti.
Medhun, İsrail'in Gazze'deki saldırılarının yanı sıra Lübnan, Suriye ve Yemen'e yönelik saldırılarının, çatışmayı bölgesel bir boyuta taşıdığını ve bunun İsrail'in hegemonya arayışından kaynaklandığını söyledi. Ayrıca, ABD'nin İran'a yönelik doğrudan müdahalelerinin, çatışmayı daha da büyüterek küresel bir krize dönüştürdüğünü ifade etti.
Küresel gerilim ve olası sonuçlar
Analistler, bölgedeki çatışmaların küresel enerji güvenliğini tehdit ettiğini ve uluslararası güçler arasında daha büyük bir gerilime yol açabileceğini belirtiyor. Özellikle ABD'nin İran'a yönelik saldırıları ve İsrail'in bölgesel genişleme politikaları, dünya genelinde bir savaş ihtimalini artırıyor.
"Aksa Tufanı", sadece bölgesel bir direniş hareketi değil, aynı zamanda İsrail'in politikalarının tetiklediği daha büyük bir çatışmanın başlangıcı olarak görülüyor. Bu süreçte, bölgedeki tüm aktörlerin pozisyonlarını yeniden değerlendirdiği ve dünyanın yeni bir döneme girdiği ifade ediliyor.
