New York’ta bulunan Columbia Üniversitesi, Filistin yanlısı protestolara katılan öğrencilere yönelik sert disiplin cezaları uygulamaya başladı. Üniversite, yaklaşık 80 öğrenciyi bir ila üç yıl arasında uzaklaştırma veya okuldan atma cezası ile cezalandırdı. Öğrencilerin geri dönmek istemeleri halinde özür mektubu yazmaları şart koşuldu.
Disiplin işlemleri, 2017 yılında İsrail güçleri tarafından öldürülen Filistinli yazar Basel al-Araj anısına Butler Kütüphanesi’nin işgal edilerek “Basel al-Araj Halk Üniversitesi” olarak yeniden adlandırılması üzerine gerçekleşen öğretici etkinliklere katılan öğrencileri hedef aldı. Üniversite, disiplin kararlarının Temmuz 21’de Üniversite Disiplin Kurulu tarafından alındığını ve her birey için durum değerlendirilerek sonuçlandırıldığını açıkladı.
Columbia Üniversitesi Apartheid Divest (CUAD) adlı öğrenci grubu, bu cezaların üniversite tarihinde tek bir siyasi protestoya verilen en yüksek uzaklaştırma sayısı olduğunu belirtti. CUAD ayrıca, üniversite başkanı Claire Shipman’ın disiplin sürecini yeniden yapılandırarak öğrenci ve öğretim üyesi denetimini kaldırıp, öğrencilere karşı sert yaptırımlar uygulamaya çalıştığını iddia etti.
Protestolar, İsrail’in Gazze’ye yönelik savaşının başlamasıyla birlikte üniversitelerde yoğunlaştı. Birçok uluslararası insan hakları örgütü ve uzman, İsrail’in eylemlerini soykırım olarak nitelendiriyor. Gazze’de İsrail ablukası nedeniyle 80’i çocuk olmak üzere yüzlerce Filistinli açlık ve şiddet nedeniyle hayatını kaybetti.
Öte yandan, protestolar sırasında New York Polis Departmanı (NYPD) yetkililerinin kampüse davet edilmesi ve 78 öğrencinin gözaltına alınması büyük tepki çekti. CUAD, dört öğrencinin polis şiddeti nedeniyle beyin sarsıntısı geçirdiğini açıkladı. Gözaltına alınan öğrencilerden biri, polis tarafından boğulmaya çalışıldığını, bilincini kaybedip kazandığını ve başının defalarca yere vurulduğunu anlattı.
CUAD, disiplin cezalarının Columbia Üniversitesi ile Trump yönetimi arasında iptal edilen 400 milyon dolarlık federal fonun geri alınması için yapılan görüşmelerin sonucu olduğunu ileri sürdü. Üniversitenin Siyonizmi korunan bir sınıf olarak tanımlayan antisemitizm tanımını benimsemesi ve İsrail yanlısı Anti-Defamation League ile yeni bir iş birliği yapması da bu tavizler arasında gösterildi.
Columbia Üniversitesi basın ofisi ise konuyla ilgili açıklama yapmaktan kaçındı. Öğrenci aktivistler ise disiplin cezalarına rağmen mücadeleye devam edeceklerini belirtti. CUAD’ın Substack sayfasında yer alan bir öğrenci, “Bu duruşma bizi yalnızlaştırmak veya utandırmak için yapıldıysa, tam tersi oldu. İlkelerimizden vazgeçmeyeceğiz.” dedi.
