Almanya'nın başkenti Berlin'de faaliyet gösteren Müslüman derneklerin temsilcileri, Berlin Eyaleti Eğitim Bakanlığının başörtülü öğretmenlerin devlet okullarında prensipte ders verebilmelerine ilişkin kararını olumlu buldu. Berlin İslam Federasyonu Başkanı Murta Gül, yaptığı açıklamada, Berlin Eyaleti Eğitim Bakanlığının başörtülü öğretmenlerin okullarda derslere girebilmelerine ilişkin kararının sevindirici olduğunu belirterek "Ancak biz bunu gecikmiş bir karar olarak görüyoruz." dedi. Tüm Almanya'da olduğu gibi Berlin'de de ciddi bir öğretmen eksikliğinin bulunduğunu aktaran Gül, başörtülü öğretmenlerin de okullarda çalışmasıyla bu açığın biraz olsun kapatılabileceğini söyledi. Gül, İslam'ın Avrupa'nın ve Almanya’nın bir parçası olduğunu belirterek bu karardan sonra polis, savcı, hakim gibi diğer kamu alanlarında da başörtü çalışanların yer almasına izin verilmesini ümit ettiğini kaydetti. Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Berlin Eyalet Birliği Başkan Yakup Ayar da bakanlığın başörtülü öğretmenlerin derslere girebilmelerine ilişkin verdiği karardan mutlu olduklarını belirtti. Ayar, Müslümanların bu ülkenin bir parçası olduğunu ifade ederek "Bir toplumun, bir milletin, bir medeniyetin mihenk taşlarından birisi eğitimdir. Bu eğitim sürecine biz Müslümanların ancak katkısı olabilir. Dolaysıyla bu gelişmeyi olumlu buluyoruz." şeklinde konuştu. Almanya İslam Konseyi Başkanı Burhan Kesici de Berlin'de yıllardan beri yürürlükte olan "Tarafsızlık Yasasının" Alman Anayasasına aykırı olduğunu her zaman dile getirdiğini belirterek, Berlin eyaletinin şimdi başörtülü öğretmenlerin devlet okullarında çalışmasına izin vermesinden dolayı mutlu olduğunu söyledi. Berlin eyaletinin öğretmenlere ihtiyaç duyduğunu, bu kararın üniversitede öğretmenlik okuyacak başörtülü öğrencilerin sayısını artıracağını belirten Kesici "Şu anda da öğretmenlik okuyan çok sayıda başörtülü öğrenci var. İş imkanı oluştuğu için onlar da rahatlamıştır." değerlendirmesinde bulundu. Berlin Eyaleti Eğitim Bakanlığı 27 Mart'ta okul yönetimlerine başörtülü öğretmenlerin prensipte ders verebileceklerine ilişkin yazı göndermiş, burada Berlin eyalet yasalarında yer alan "Tarafsızlık Yasası"nın birebir uygulanmasından vazgeçileceği, sadece okulun huzurunun veya devletin tarafsızlığına yönelik somut bir tehdit söz konusu olduğu durumlarda dini kıyafet ve sembollerin taşınmasının yasaklanabileceği ifade edilmişti. Almanya Anayasa Mahkemesi, 2015'te iki kadın öğretmenin başörtülü ders verebileceğine onay vermiş, bu kararda "soyut bir tehlikeden" dolayı din özgürlüğünün kısıtlanamayacağına ancak okul huzurunun bozulmasında "yeterli somut tehlike" görülmesi durumunda başörtüsü yasağının getirilebileceğine hükmetmişti. Berlin eyaletinde ise okullarda, polis teşkilatında ve adli mercilerde dini sembol ve kıyafetler giyilmesini yasaklayan "Tarafsızlık Yasası"ndan dolayı başörtüsü takan öğretmenlerin okullarda ders vermesine izin verilmiyordu. Ancak başörtülü çalışmak isteyen bazı öğretmenler Berlin eyaleti yönetimine karşı yargıya başvurarak bu davaları kazanmıştı. Buna rağmen Tarafsızlık Yasası'nı dayanak gösteren Berlin eyaleti yönetimi başörtülü öğretmenlerin ders vermesine izin vermemişti. Öğretmenler açtıkları tazminat davalarını kazanmış, Berlin eyaletinin, başörtüsü nedeniyle devlet okullarında istihdam edilmeyen öğretmenlere 22 bin 170 avro tazminat ödediği açıklanmıştı.