Direnişin 38 yıllık bilançosu: Hamas’tan yeni dönem manifestosu
Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas), Aralık 1987’deki kuruluşundan bu yana geçen 38 yılı geride bırakırken, tarihindeki en kritik eşikte yeni bir mesaj yayınladı. Aksa Tufanı operasyonu sonrası iki yıla yaklaşan ağır saldırılar ve kuşatma altında hazırlanan video mesajda, hareketin askeri ve siyasi kararlılığına vurgu yapıldı.
"Her mahallede savaşacağız"
Yayınlanan mesajda, soykırımcı İsrail’in "tasfiye" ve "yok etme" stratejisine meydan okuyan Hamas, mücadelenin sahadaki sertliğini koruyacağını belirtti. Videoda yer alan, "Onlarla her yerde savaşacağız; her mahallede onları vuracağız" ifadeleri, gerilla tipi direnişin kesintisiz süreceğinin işareti olarak yorumlandı.
Tarihsel hafıza: Sürgünlerden suikastlara
Hamas, 38 yıllık sürecin sadece bir askeri çatışma değil, bir "bedel ödeme süreci" olduğunu hatırlattı. Merc ez-Zuhur sürgününden hapishanelerdeki işkencelere, kurucu lider Şeyh Ahmed Yasin’den Salih el-Aruri’ye kadar uzanan suikastlar silsilesine değinilen metinde, her kaybın hareketi daha da kökleştirdiği savunuldu.
"İsrail’i asla tanımayacağız"
Siyasi duruşunda herhangi bir esneme sinyali vermeyen hareket, kuruluş ilkelerine sadakatini şu sözlerle yineledi:
"Zafer sloganlarından önce; içinde ne aşağılanma ne de taviz olan bir kan ve onur sözleşmesi yazdık. İsrail’i asla tanımayacağız!"
Halkın vicdanı ve kurtuluş umudu
Mesajın sonunda, Filistin halkının ödediği ağır bedellere dikkat çekilirken, çözümün siyasi manevralarda değil, "direnişin kendisinde" olduğu vurgulandı. Kur’an-ı Kerim’den atıfla bitirilen mesajda, "Sana onun ne zaman olduğunu sorarlar; de ki: Belki de yakındır." ifadesiyle zafer inancının diri tutulduğu mesajı verildi.
Hamas, 38. yıl dönümünde sadece bir direniş örgütü değil, "halkın kalkanı" olma iddiasını sürdürerek, işgal tamamen sona erene kadar geri adım atmayacağını uluslararası kamuoyuna bir kez daha ilan etmiş oldu.
